13.07.2015 Views

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İtalya, Yunanistan'ın Anadolu'yu işgaline sıcak bakmamıştır. Bu durum<strong>Ankara</strong> ile İtalya yönetimleri arasında yakın ilişkiler kurulmasına zeminhazırlamakla birlikte, bu yakınlaşma uzun süreli olamamıştır. Bununtemel nedeni Mussollini'nin 1922'de iktidara gelmesiyle birlikte İtalya'nıngiderek yayılmacı emellerini ön plana çıkarması ve İtalya'nın Akdeniz'deciddi bir tehdit oluşturma potansiyelinden kaynaklanmıştır. BirinciDünya Savaşı sonunda Almanya'nın yenilmesi bir anlamda İtalya'yıbölgesel bir güç pozisyonuna getirmiş ve hem Balkanlar'da hem de Akdeniz'dehesaba katılması gereken bir güç olarak algılanmaya başlamıştır.İtalya, Balkanlar ve Merkezi-Doğu Avrupa'da bulunan revizyonist devletleresiyasal destek vererek bu bölgelere nüfuz etmeye çalışmakta,Kuzey Afrika'da kendisine toprak verilmesi taleplerinde bulunmaktaydı.Bununla birlikte açıkça Türkiye'yi telaffuz etmese de Anadolu'nun Akdenizbölgesine yönelik talepleri olduğunu ima etmesi Türkiye'de ciddikaygılar uyandırmıştır. Mussolini İtalya'sının gerçekten Türkiye'ye yönelikreel hesaplar yapıp yapmadığı, yapsa dahi bunu hayata geçirmesininmümkün olup olamıyacağı bir tarafa, İtalya'nın Oniki Adaları elinde bulundurmasıve genişlemeci bir politika izleyeceğini hem söylem düzeyindehem de pratikte Habeşistan'ı işgal ederek göstermesi doğal olarak Türkiye'yiİtalya'ya karşı temkinli olmaya zorlamıştır. Türkiye açıkçaİtalya'yı tehdit olarak algılamıştır. Bu durumda Türkiye Akdeniz güvenliğiniilgilendiren bir savunma ittifakı arayışına girmiştir. İtalya'ya karşısavunma ittifakı ancak Türkiye'nin uzak komşuları ile gerçekleştirilebilirdi.Bu doğrultuda Türkiye Britanya, Fransa ve mümkün olursa SovyetlerBirliği'nin içinde bulunduğu bir savunma ittifakı arayışına girdi. Türkiye1935 ve 1936 yıllarında italya'ya karşı oluşturmayı tasarladığı ittifakıdile getirmesine rağmen Britanya ve Fransa Sovyetler Birliği'nin içindebulunduğu akdeniz güvenliğini ilgilendiren bir savunma ittifakına karşıçıktıkları gibi 1939 yılına kadar İtalya'ya karşı Fransa, Britanya ve Türkiye'denoluşabilecek bir oluşuma da sıcak bakmadılar. Britanya ve Fransa'nınhesaplarına göre İtalya hem Akdeniz'de hem de Balkanlar'da Almanya'nınrakibi durumundaydı ve bu nedenle Türkiye'nin İtalya'yayönelik Akdeniz'de oluşturmayı öngördüğü savunma ittifakı önerisinesıcak bakmadılar. 1939 yılına gelindiğinde ise artık öncelikler değişmişti.Türkiye için öncelik savaşın dışında kalmak iken Britanya ve Fransa geçkalmış bir ittifak arayışına girdiler. Bu nedenle 1939 yılında Akdeniz güvenliğiniilgilendiren Türkiye, Fransa ve Britanya arasında imzalananüçlü anlaşma Türkiye açısından geç kalmış bir anlaşma idi.Türkiye'nin Akdeniz bölgesinde tehdit olarak algıladığı İtalya'yakarşı askeri bir ittifak arayışına girmesine rağmen Britanya ve Fransa'nınçıkarları ve öncelikleri Türkiye'ninkilerle örtüşmediği için Türkiye'ninbu çabası sonuç vermemiştir. Ancak unutulmamalıdır ki, Türkiye bu süreçdeiki önemli konuyu gündeme getirmiş ve ikisinde de kendi lehinekararlar alınmasını gerçekleştirmiştir. Bunlardan ilki Lozan Boğazlar sözleşmesinin1936 yılında Montrö sözleşmesine dönüştürülerek Boğazların137

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!