13.07.2015 Views

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

"Türkiye'de tek parti rejiminden hür seçimlere imkan verecek çokpartili rejime geçişi zorunlu kılan yeterli iç sebepler de bulunuyordu.Kemal Atatürk'ün temellerini attığı, günümüzün Türkiye Cumhuriyeti'nidoğuran Türk İstiklal Savaşı halkın egemenliği adına gerçekleştirilmiştirve geçmişinde iki yasal muhalefet tecrübesi de vardır..."Şüphesiz demokrasi kararıyla İnönü, 'İkinci Adam'ı olduğu AtatürkDevrimleri'ni hedefine ulaştırmış oluyordu; ama bu, onun da zamanlamanınuygun olup olmadığıyla sorgulanmasını engellemedi. Hem de, Atatürk'ünpartisi CHP'nin yönetici kadroları tarafından, toplumun henüz demokrasiiçin yeterince olgunlaşmamış, dolayısıyla kararın erken olduğugerekçesiyle 1920'de <strong>Ankara</strong>'da Büyük Millet Meclisi'nin çalışmaya başlamasındanitibaren yavaş yavaş adımları atılan devrimlerin topluma hazmettirilmesiiçin sadece yarım kuşaklık bir zaman geçmişti. Üstelik İkinciDünya Savaşı yılları, başlatılmış girişimlere ve sağlanmış kazanımlarazorunlu duraklamalar getirmişti. Bu durumda 1925 ve 1930'da rastlanandirençlerin tekrar belirmesi olasılığından endişe ediliyordu. Kısacası'acele etmeğe gerek olmadığı' belirtiliyordu.İnönü demokrasiye geçmekte kararlı davranmakla, hatta partisininiçinde aksi tezi savunanları tasfiye etmekle 100 yıldır süren 'Acilci gelenek'tenayrılmayacağını kanıtlamış oldu. Gerçekten bütün bu çağdaşlaşmaçizgimiz boyunca alınan her önemli karara zamanlamasının uygunolup olmadığı sorusuyla ve toplumun hazırlıksızlığı gerekçesiyle karşı çıkılmıştır.Tanzimatçılar Müslim-Gayrimüslim eşitsizliğini kaldırdığındada, 1876 anayasası ve meclisinde de 1923'de cumhuriyetin ilanında daaynı sorular gündeme gelmiş ve 'olmasa da olur' mantığını ileri sürenlergörülmüştür. Günümüzden geriye baktığımızda, 21. yüzyıla çağdaşlaşmaçabasında en ileri Orta-Doğu ve İslam ülkesi olarak girmemizin birbiriniizleyen 'gerekli miydi ve zamanı mıydı' sorularıyla karşılaşmış girişimleremedyum olduğu gerçeğiyle karşılaşırız. Hepsi de birbirini tamamlayan'acilci' kararlardır.Çağdaşlaşmayı hedefleyen bütün kadroların -Tanzimatçılar, YeniOsmanlılar, Jön Türkler, Kemalistler- neden böyle bir yöntemi tercih ettiklerisorusu hep akılları işgal etmiştir. Soruyu kaçınılmaz kılan Osmanlınındurağan, hiç değişmeyen bir toplum olmamasıdır. 16. yüzyılın sonçeyreğinden, bir zamanlar batılıları da hayrette bırakan sistemlerinin yozlaşmayabaşladığını farkettiklerinden itibaren Osmanlı yöneticileri çözümaramaya girişmişlerdir. 'Kitabı Müstebah' yazarından ve Koçi Bey'denbaşlayarak hep mevcut sistemin ıslahı ve uygulayıcıların dürüstleştirilmesiyleişlerin yoluna gireceği umudu beslenmiştir. Sisteme dönemlerin koşullarınauygun düzeltmeler de getirilmiştir. Ancak bunların yeterli olmadığısistemin dışından alıntılar gerektiği 18. yüzyılın ilk çeyreğindefarkedilmiş ve bu yola girilmiştir. 19. yüzyıla girerken sistemin sorgulanmasıbaşladı. Bir zamanlar geri sayılan batının başarılı bir sistem oluştur-60

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!