13.07.2015 Views

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yönetiminin ve egemenliğinin Türkiye lehine dönüştürülmesidir. İkincisiise, Hatay'ın Türkiye sınırlarına katılmasıdır. Her iki durumda da Türkiyezamanlama konusunda dikkatli davranmış ve konuyu özellikle Fransa'nınitiraz edemeyeceği durumlarda gündeme getirmiştir. Her ne kadar Akdenizgüvenliği konusunda Britanya ve Fransa'yı yanına alan bir savunmaittifakı oluşturamasa da Montrö Boğazlar sözleşmesiyle Türkiye Balkanlarsınırında karşılaştığı savunma zaafından büyük ölçüde kurtulmayı başarmıştır.Hatay sorununun çözülmesiyle birlikte Türk-Fransız ilişkilerindekigerginlik yerini yakınlaşmaya bırakmakla birlikte Türk-Suriyeilişkilerinde gerginlik dönemi başlamıştır.1923-1938 arası yıllarda Türkiye'nin önem verdiği bir başka bölgeOrta Doğu bölgesidir. Burada Türkiye'nin bölgesel oluşumlara katılmaisteğinin temelinde yatan neden açık bir tehdit algılamasından ziyade bölgedeortaya çıkabilecek istikrarsızlık faktörlerini pasifleştirmeye yönelikolmuştur. Bu doğrultuda imzalanan Sad-Abad Paktı bir savunma ittifakıdeğildir. Dolayısıyla her hangi bir devlete karşı askeri anlamda yönelmekve ona karşı cephe oluşturmak gibi bir noktadan hareket edilmemiştir.1937 yılında imzalandığı haliyle Sad-Abad Paktı Türkiye, İran, Irak veAfganistan tarafından oluşturulan bir saldırmazlık ve bölgesel siyasi istikrarısağlamaya yönelik bir anlaşmadır. Bu anlaşma ile taraflar birbirlerinesınır sorunlarından dolayı saldırmayacağını ve en önemlisi birbirlerinin içişlerine müdahale etmeyeceklerini beyan etmekteydilir". İran ile Irak arasındaŞattül-Arab konusunda anlaşmazlıkların sürdüğü bir ortamda İranile Irak'ın birbirine karşı saldırmazlık sözü vermeleri tarafların anlaşmazlığınsavaşa dönüşmesini önlemek gibi temel bir hedefi ortaya koyduklarınaişaret etmektedir. Bunun kadar önemli bir başka konuda bölge devletlerininbirbirlerinin iç işlerine karışmamayı ve bu doğrultudateşkilatların kurulmasına izin vermemeyi taahhüt etmeleridir ki, budurum bölgedeki Kürt aşiretlerinin pozisyonları ile ilgilidir. Kürt aşiretleribölgede dağınık bir şekilde bulunmaktaydı ve bölge devletlerinin birbirlerininiç işlerine müdahale etmelerine zemin oluşturmaktaydı. Budurum bölgede kendini yeniden üreten istikrarsızlık kaynağı haline gelebilirdi.İstikrarsızlık kaynağı oluşturabilecek bir başka potansiyel isebölge devletlerinde bulunan Türki nüfustu. Hem Irak'da hem İran'da bulunanTürki nüfus istendiği durumda bölgede istikrarsızlık kaynağı halinegetirebilirdi. Türkiye bu doğrultuda bir politika izlemese de böyle bir potansiyelinbulunması karşılıklı müzakerelerde söz konusu edilmiş olmalıdır.Bölgede yaşanabilecek her türlü istikrarsızlığın Türkiye'yi etkileyebileceğinikestirdiği için, Türkiye bölgede bulunan Türki nüfusuistikrarsızlığa sevk edecek politikalardan özenle sakındığı gibi Sad-AbadPaktı 'nı imzalamakla Türkiye bölgesel düzeyde istikrarsızlık kaynağıoluşturmayacağını beyan etmekteydi. Türkiye irredentist taleplerinden11. İsmail Soysal, Türkiye'nin Siyasi Andlaşmaları (1920-1945), I, (<strong>Ankara</strong>, 1983); İsmailSoysal, "1937 Saadabad Pact", Ortadoğu ve Balkan İncelemeleri Vakfı, 3, (İstanbul,1988).138

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!