13.07.2015 Views

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

mektupta- biz Müslümanlara lâyık olmadığı için, Gagavuz milletinelâyıktır. Sebebi de, okumayı bilmiyoruz" (Yıldırım, 1935, Sayı: 142).Lâtin alfabesi uygulanırken, aydın tabaka, aynı zamanda, Türkçeninsadeleştirilmesine de hizmet ediyordu. Nitekim, "Halkın lisanı, hakkın lisanıdır"veya "halkçı olmak, hakçı olmaktır" gibi sloganlar ortaya atarakve yeni türetilen kelimelerle, gazete sayfalarında lügatçeler dahi düzenlemeksuretiyle, Türkçenin kolay anlaşılmasına yardım etmeye gayret sarfedildiğini görmekteyiz. Hattâ, bazı ağır kelimelere parantez içinde, yenikelimelerle açıklık getirerek, bunları, okuyuculara öğretme yoluna da gidiliyordu.Aslında, Romanya'da yaşayan Türk-İslâm toplumu, uygulamayakonan yeniliklerle, geleceği hakkında endişeye düşmüyordu, demek,doğru olmaz kanısındayım. Zira, Balkanlarda bulunan diğer Türk-İslâmtoplulukları gibi, bu toplum da, yüzyıllardan beri gelen bir takımâdetlerle, gelenek ve göreneklerle haşır-neşir olmuş ve onlarla günlük yaşamınadevam ediyordu. Bunları, bir çırpıda söküp atmanın kolay olmayacağıherkes tarafından bilinmekte idi.Aynı zamanda, Türk toplumunun yaşadığı ortam dahi, bambaşka,yani, Hıristiyan âleminden oluşan bir ortam ve tâbi olduğu Devletin yasalarıdahi, başka başka mahiyetler arz ediyordu. Keza, iki toplum arasındaderin, dil, din, kültür, gelenek ve görenek farkları da bulunuyordu.İşte, bu gibi unsurları ve özellikleri dikkate alarak, halkın endişesinive "Ne oluyor?" veya "Nereye doğru gidiyoruz?" gibi sorularını anlayışlakarşılamak gerektiğini söyleyebiliriz.Fakat, bütün bu gibi endişelere rağmen, gerek Kadılık müessesesininkaldırılması ve gerekse kadın haklarıyla ilgili reformlar da, RomanyaTürk toplumu arasında, güçlükler çıkarılmaksızın, zaman içerisinde, uygulanmayakonulmuş ve bu toplumun da, modernleşme yolunda, gözlegörülür adımlar atmasına engel olunmamıştır, diyebiliriz.Nitekim, Kadılıklarla ilgili tartışmalar, daha 1925 yılında başlamışolup, ancak, Romen yasalarında, bu konu ile yapılan tadilât,tedricen uygulandığından dolayı, tamamıyla tatbikine on yıl sonra geçilebilmiştir.Meselâ, 14 Nisan 1925 tarihinde, Kadılıklarla ilgili bir yasaya: "Tarafeyn,isterlerse, Şer'î meselelerini Romen mahkemelerinde gördürebilirler"şeklinde bir madde eklenmiştir (Tuna, 1932, Sayı: 230).Fakat, ancak, 3 Nisan 1935 tarihinde, Kadılık müessesesi kaldırılarak,bunlara ait davalar, Romen mahkemelerine devredilmiştir (Yıldırım,1935, Sayı: 127). Bununla beraber, "Sancak" (İl) mahkemelerinde, Türk-İslâm cemaatin sorunlarına cevap verebilecek özel müsteşârlar bulundurulmayadevam edilmiş olup, bunlar, İkinci Dünya Savaşı sonlarına kadar194

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!