07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ir nesnenin mevcut-olan belirlenimleridir. Nihayetinde değerler, kendi<br />

ontolojik menşeini, temel katman olarak nesnenin gerçekliğini önceleyici<br />

çıkış noktası kabul etmekte bulurlar. Önfenomenolojik tecrübe<br />

bile bize, nesne olduğu zannedilen varolanda, nesnelik kavramıyla<br />

tam olarak anlaşılamayan bir şeylerin bulunduğunu gösterir. O halde<br />

nesne olarak varolanın ikmal edilmeye ihtiyacı vardır. Başka bir deyişle;<br />

Değerlerin varlığı ya da onların “geçerliliği” (ki Lotze, bunları “teyit<br />

etme” halleri olarak ele alıyordu) ontolojik bakımdan ne demektir?<br />

Değerlerin nesnelere “yapışık oluşu” ontolojik bakımdan ne demektir?<br />

İşbu belirlenimler karanlıkta kaldığı müddetçe, kullanım nesnesinin<br />

doğa nesnesinden hareketle yeniden inşası ontolojik bakımdan şüphe<br />

götürür bir girişim olacaktır (kaldı ki, biz burada, söz konusu tartışmaların,<br />

asıl sorunsalı prensipte ters yüz ettiğini gözardı ediyoruz). Bundan<br />

başka; önce “derisi yüzülmüş olan" kullanım nesnesinin söz konusu<br />

yeniden inşası, bu işlem sırasında bütünlüğü yeniden vücuda getirilmeye<br />

çalışılan fenom ene öncesel müspet bakışa her zam an için gereksinim<br />

duymaz mı? En zati varlık konstitüsyonu önceden münasip biçimde<br />

belirtik hale getirilmedikçe, söz konusu yeniden inşa faaliyeti plansızca<br />

icra edilen bir girişim olmayacak mıdır? “Dünya”nın geleneksel ontolojisinin<br />

işbu yeniden inşa ve “ikmali”, netice itibariyle, gereç el-altındahğına<br />

ve ilintililik bütününe ilişkin yukarıdaki analizlerin hareket<br />

noktası olan yine aynı varolana varmadığı müddetçe [100], söz konusu<br />

varolanın varlığının gerçekten de açıklığa kavuşturulduğu veya sadece<br />

sonınsallaştırıldığı görüntüsünün ötesine gidilememektedir. Nasıl<br />

ki Descartes, proprietas olarak ex£ensio’yu belirlerken tözün varlığına<br />

isabet etmemişse, “d eğer sel” tabiat özelliklerine sığınmak da el-altında-olmaklık<br />

olarak varlığa bakışımızı açamaz, onu ontolojik bakımdan<br />

bir tema haline ise hiç getiremez.<br />

Descartes dünyaya ilişkin soruyu daraltıp, onu yakınsal erişilebilir<br />

dünya-içindeki varolan olarak doğa nesneligi sorusuyla sınırlandırmakla<br />

durumu daha da vahim hale getirmiştir. Böylelikle o, bir varolana ilişkin<br />

ontik anlamda en kesin bilginin, bu türden bir bilgiyle keşfedilen<br />

varolanın birincil varlığına erişme yolu olduğu zannını güçlendirmiştir.<br />

Ama artık görülmelidir ki, nesne ontolojisinin izlediği bütün “ikmal”<br />

tedbirleri de prensip itibariyle Descartes’ta gördüğümüz dogmatik zemin<br />

üzerinde hareket etmektedir.<br />

Dünyanın ve en yakınımızda karşılaştığımız bir varolanın atlanmasının<br />

tesadüfi olmadığına, bunun basit bir düzeltmeyle üstesinden gelinebilecek<br />

bir hata olmadığına, aksine bizatihi Dasein’ın özsel varlık<br />

103

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!