07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Dasein’ının “özne karakteri” eksistensiyal olarak, yani belirli var olma<br />

tarzlarına göre belirlenmiştir. Başkalarıyla, çevreleyen-dünya içindeki<br />

ilgilenmeler bakımından onlar ne iseler öylece karşılaşılmaktadır. Başkaları<br />

yapıp ettikleri bakımından vardırlar.<br />

Başkalarıyla birlikte, başkaları için ve başkalarına karşı girişilen bütün<br />

ilgilenmelerin altında daima başkalarıyla olan farkın yarattığı endişe<br />

yatar. Bu endişe ya söz konusu farkı tesviye etme, ya başkalarının gerisinde<br />

kalan kendi Dasein’ının bu farkı kapatma ya da başkalarına göre<br />

önde olan Dasein’ın başkalarını geride tutma endişesidir. Hep-bera-<br />

ber-olunurken söz konusu mesafenin yarattığı endişeden huzursuz olunur<br />

(bundan haberdar olunulmasa bile). Eksistensiyal olarak ifade edilecek<br />

olursa: Hep-beraber-olmaklık m esafelilik karakterine sahiptir. Söz<br />

konusu varlık minvali hergünkü Dasein bakımından ne kadar az dikkat<br />

çekiciyse, etkisi de o kadar inatçı ve aslidir.<br />

Ama birlikte-olmaya ait bu mesafeliliğin içinde şu da vardır: Hergünkü<br />

hep-beraber-olmaklık içindeki Dasein başkalarının tabiyeti altındadır.<br />

Var olan o değildir; artık başkaları onun varlığım üzerine almıştır.<br />

Dasein’m hergünkü varlık olanakları başkalarının tenezzülüne kalmış<br />

durumundadır. Oysa bahse konu başkaları, belirli olan başkaları da<br />

değildir. Aksine, her başkası bir başkasının yerini alabilmektedir. Burada<br />

önemli olan, birlikte-olma yüzünden Dasein tarafından farkında<br />

olunmayarak zaten devralman o başkalarının göze batmayan hakimiyetidir.<br />

Böylelikle Dasein’m kendisi de o başkalarına ait olmakta ve iktidarlarını<br />

kuvvetlendirmektedir. Dasein onlara “başkaları” diyerek bunlara<br />

olan özsel aidiyetini gizleyip kapatmaya çalışsa da bahse konu başkaları,<br />

hergünkü hep-beraber-olmaklık içinde öncelikle ve çoğunlukla<br />

“hazır bulunanlar"dır. Başkaları kim? diye sorulduğunda, şu veya bu,<br />

diye cevap verilememektedir. Dasein’ın kendisi de değildir bu. Belirli<br />

bir sayısı olmadığı gibi herkesin toplamı da değildir. Kim bunlar, diye<br />

sorulduğunda cevap, geçişsiz ve nötr bir herkes’tir.<br />

Daha önce, en yakm çevreleyen-dünya içinde umumi “çevreleyen-<br />

dünya”nın nasıl el-altmda-olduğu ve ilgilenmelere kendiliğinden nasıl<br />

konu olduğu gösterilmişti. Umumi toplu taşıma araçları kullanılırken<br />

ya da habercilik araçlarından (gazete) yararlanılırken herkes herkes gibi<br />

olmaktadır. Böyle bir hep-beraber-olmaklık, kendi Dasein’ımı “baş-<br />

kalari’mn varlık minvali içinde. tamamıyla halledip eritir. Böylelikle<br />

başkalarının birbirinden farkı ve sarahati daha da kaybolur. İşte böylece<br />

herkes, kendi sahih diktatörlüğünü bahse konu dikkat-çekmezlik ve<br />

tespit-edilemezlik içinde meydana çıkarır. Biz de artık herkes gibi keyif<br />

133

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!