07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

den ilgilenmenin bir-şey-için-bakışı ile itina-göstermekligin kayırıcıbakışı<br />

bakımından bizatihi varlığa bakış demektir ki, Dasein zaten bu<br />

varlık uğruna ne ise öyle var olmaktadır. Birincil olarak ve tamamıyla<br />

varoluşa odaklanan bakışa içinden-geçen-bakış diyoruz. Biz bu terimi,<br />

doğru biçimde anlaşılan “kendini bilme”yi ifade etmek için kullanıyoruz.<br />

Bundan amaç; kendini bilmenin, bir benlik noktasının duyumsal<br />

olarak tespit edilip temaşa edilmesi olmadığını, aksine dünya-içinde-<br />

varolmamn özsel konstitüsyon momentlerinin içinden geçen bir bakışla<br />

onun tüm açımlamnışlığının anlayarak kavranması olduğunu göstermektir.<br />

Varolan varolanların “kendilerini” bakıp görmeleri için,<br />

eşit derecede asli olan dünyada var oluşlarım (yani başkalarıyla birlik-<br />

te-oluşlarmı) kendi varoluşlarının tesis edici momenti olarak görüp<br />

saydam kılmaları gerekir.<br />

Öbür taraftan, Dasein’ın kendine yönelik içinden-geçmeyen-bakışı<br />

sadece ve birincil olarak “benmerkezli” kendini aldatmalara dayanmakla<br />

kalmaz, aynı ölçüde, dünyayı bilmemeye de dayanır.<br />

[147] Tabii, “bakış” ifadesini yanlış anlaşılmaya karşı korumak gerekecektir.<br />

Bahse konu bakış, şuradalığm açımlanmışlığını nitelendirdiğimiz<br />

açıklıkta oluşa karşılık gelmektedir. “Görmek" bedensel gözümüzle<br />

duyumsamak demek olmadığı gibi, bir mevcut-olanı mevcut-<br />

oluşu bakımından pür duyumsamasız biçimde müşahede etmek de değildir.<br />

Bakışın eksistensiyal anlamı açısından görmenin sadece şu hususiyetinden<br />

yararlanılmıştır: Bakış, onun için erişilebilir olan varolanın<br />

bizatihi kendinde örtüsüz biçimde karşılaşılmasım sağlar. Aslında bunu,<br />

“duyularımızın” her biri, kendi sahici keşif sahalarının içinde kaldıkları<br />

müddetçe zaten sağlamaktadırlar. Fakat felsefe geleneğinin başından<br />

beri “görme", birincil olarak varolana ve varlığa erişme minvali<br />

olarak cihet kabul edilmiştir. Onunla ilgili rabıtayı koruyabilmek için,<br />

bakmak ile görmek o kadar formalize edilebilir ki, böylece evrensel bir<br />

terim elde edilmiş olur ve onunla, varolanlar ile varlığa her erişim genel<br />

olarak erişim diye karakterize edilebilir.<br />

Bütün bakışların birincil olarak anlama üzerine temellendiğini göstermek<br />

suretiyle (buna göre, ilgilenmenin bir-şey-için-bakışı aklıselim<br />

olarak anlamadır), noetik bakımdan mevcut-olanm geleneksel ontolojik<br />

önceliğine karşılık gelen pür temaşanın önceliğim onun elinden almış<br />

oluruz. “Görü” ve “düşünme”3; ikisi de anlamanın zaten uzak türevleridir.<br />

Öte yandan fenomenolojik “özgörü” de eksistensiyal anlama<br />

a) Burada dlanoia anlamında, düşünme gücü; fakat akiederek anlama anlamında “idrak” değil.<br />

155

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!