07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

meydana getirmez mi? Bu bakışla görülenler zaten hep anlamasal-tef-<br />

sir edicidir. Onlar, içinde imleme rabıtalarının (bir-şey-içinliğin) açık<br />

biçimde oluşunu taşır ki, bunlar da yalın biçimde karşılaşılanların anlaşıldıkları<br />

ilintililik bütününe aittirler. Anlaşılanın dile getirilişi, varolanın<br />

“bir-şey-için-bir-şey”in rehberliğinde tefsir edici biçimde yakın<br />

laştınlışı içinde olup, onun hakkında tematik olarak ifadede bulunmaktan<br />

önce gelir. Tematik ifade ediş içinde “ne içinlik” öncelikle<br />

meydana çıkıyor değildir. Burada ifade edilen, ifade edilişi sadece o şekilde<br />

mümkün olan, telaffuz edilebilirliği sadece öyle olandır. Yalın bir<br />

temaşa edişte, açık bir ifadede bulunulmuyor olabilir. Ama bu, yalın<br />

görüşte telaffuz edici tefsirin ve hatta ne içinlik yapısının olamayacağı<br />

sonucunu doğurmaz. En yakınımızdaki nesnelerle şöyle veya böyle<br />

meşgul olurkenki yalın görüş, tefsir yapısını o kadar asli biçimde içinde<br />

taşır ki, bir şeyi ne içinliği olm aksızın kavramak için bir tür tutum<br />

değişimi gerekir. Başka bir deyişle, bir şeyin sadece-öylece-karşımda-<br />

bulunuşu, artık-anlayam am a dem ek olan saf dikiz edişte var olur. Ne<br />

içinlikten münezzeh söz konusu kavrayış, yalın anlamasal görmenin<br />

bir yoksunluk hali olduğu halde, bundan daha asli değildir ve hatta ondan<br />

türemiştir. “Ne içinliğin” ontik bakımdan dile getirilmiyor oluşunu,<br />

onun anlamanın apriorik eksistensiyal konstitüsyonu olduğunu<br />

gözden kaçırmamak gerekir.<br />

Fakat eğer el-altında-olan gereçlere ilişkin her duyumsama zaten an-<br />

lamasal-tefsir edici ise ve bir-şey-için-bakışla bir-şeyi-bir-şey-olarak<br />

karşılaştırıyorsa, [150] bu durum şu anlama gelmez mi: ilk önce pür<br />

mevcut-olan tecrübe edilir, ondan sonra onun örneğin kapı içinliği, bina<br />

içinliği mi kavranır? Oysa böyle bir anlayış, tefsirin spesifik açımlama<br />

işlevini yanlış anlamak demek olurdu. Çünkü tefsir, çıplak biçimde<br />

mevcut-olana belirli bir “anlam” yükleyip ona bir değer yapıştırıyor değildir.<br />

Aksine, bizatihi dünya-içinde karşılaşılanlar zaten hep dünyayı<br />

anlama içinde açımlanmış olan bir ilintililiğe sahip olup, bu ilintililik<br />

tefsir aracılığıyla açığa taşınır.<br />

El-altmda-olanlar hep ilintililik bütünü içinden hareketle anlaşılır.<br />

Bahsedilen ilintililik bütünü, tematik bir tefsirle açıkça kavranmış olmak<br />

zorunda da değildir. Bu bütün, sözü edilen tematik tefsire uğramış<br />

olsa bile daha sonra, ayırtsız kavrayış seviyesine yeniden iner. <strong>Ve</strong> tam<br />

da bu haldeyken hergünkü bir-şey-için-bakışsal tefsirin özsel temelini<br />

oluşturur. Bu da, her defasında örı-sahiphk üzerine temellenir. Kavrayışın<br />

kendine maledilmesi demek olan ön-sahiplik, daha önce kavranmış<br />

olan bir ilintililik bütünü içinde anlamasal var olma dairesinde hareket<br />

158

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!