07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

muzdan ileri gelmektedir. Bunlar, görünün ardına giden bir analizden<br />

daha yaygındırlar... Fakat canlılığın zeminine nüfuz eden bir irdeleme,<br />

eksoterik bir temsilden çıkarsanmış olmalıdır. Bu yüzden de onun bütün<br />

terminolojisi herkesçe anlaşılır olmayacak, sembolik bulunacak.ve<br />

[403] kaçınılmaz olacaktır. Felsefi düşünmenin kendine has tarzından,<br />

onun kendine has dilsel ifadelenişi neşet etmektedir” (s. 70 vd.). “Fakat<br />

siz benim paradoksları ne kadar çok sevdiğimi biliyorsunuz. Çünkü<br />

bence paradoks olan bir şey, hakikatin bir karinesidir. Zira commu-<br />

nis opiııio kesinlikle asla hakikat içinde olmayıp, genelleştirici yarım yamalak<br />

anlamanın elemanter bir tecessümüdür. Hakikatle kıyaslandığında<br />

o, yıldırım düştükten sonra geriden bıraktığı kükürt dumanına benzer.<br />

Zira hakikat asla bir eleman değildir. Devletin pedagojik görevi,<br />

elemanter kamusal zannı ufalayıp yok etmek ve görme ile temaşa etmenin<br />

ferdiliğini eğitimle mümkün kılmak olmalıdır. Böyle bir durumda,<br />

güya kamusal olan bir vicdanın yerine, radikal bir dışa vurmayla yine<br />

ferdi vicdanlar ortaya çıkacak, yani vicdan kendi hakimiyetine kavuşabilecektir”<br />

(s. 249 vd.).<br />

Tarihselliği anlama çabası, “ontik olan ile tarihsel olan arasındaki<br />

jenerik ayrımın” çalışılıp ortaya çıkarılması göreviyle karşı karışıya<br />

getirir kendini. Böylece “yaşam a felsefesinin" fundam ental hedefi tespit<br />

edilmiş olur. Ama yine de bu sorunun formülasyonunu esastan radikalleştirme<br />

gereği hasıl olmaktadır. Tarihsel olan ile ontik olan arasındaki<br />

fark ve ayrımı felsefi olarak nasıl ele alacağız ve “kategoriyaF<br />

olarak nasıl kavrayacağız? Bunu yapabilmenin tek yolu, olası karşılaştırma<br />

açısı ve tefrik edilebilirlik kıstasları bakımından “ontik olan” ile<br />

“tarihsel olanı” çok daha asli bir birlik içine dahil etmektir. Fakat bu,<br />

ancak şunları idrak ettiğimizde mümkün olabilecektir: 1. Tarihselliğe<br />

ilişkin soru, tarihsel varolanın varlık konstitüsyonuna dair ontolojik<br />

bir sorudur; 2. Ontik olanlara ilişkin soru, Dasein’sal olmayan varolanların<br />

(en geniş anlamda mevcut-olanlarm) varlık konstitüsyonuna<br />

dair ontolojik bir sorudur; 3. Ontik olanlar, varolanların sadece bir<br />

mıntıkasıdır. Bir başka deyişle, varlık idesi, hem “ontik olanları” ve<br />

hem de “tarihsel olanları” kapsamaktadır. “Jenerik olarak tefrik edilmesi<br />

gereken” şey, tam da odur.<br />

Yorck’un tarihsel olmayan varolanlara bizatihi ontik olanlar demesi<br />

tesadüf değildir. Çünkü bu, geleneksel ontolojinin halen devam eden<br />

hakimiyetinin yansımasıdır. Zira geleneksel ontoloji, varlığa dair Eskiçağ<br />

soru formülasyonundan neşet etmek suretiyle, ontolojik meseleyi<br />

esas itibariyle dar bir bakış açısı içinde tutmaktadır. Ontik olan ile ta­<br />

427

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!