07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ma ontolojik kategorilerle esasen kavranamaz olduğu için ve buradaki<br />

analizlerde amaç, Dasein’ın asli varlık yapısını görm ek olduğundan [55]<br />

söz konusu “beraberinde var olmak” da daha yakına taşınıp ayrıntılarıyla<br />

gözler önüne serilmek durumundadır. Bu amaçla aynı dil araçlarıyla<br />

ifade edilen ama ontolojik bakımdan özsel olarak başka (yani ka-<br />

tegoriyal) olan bir varlık ilintisine göre ayırt etme yoluna bir kez daha<br />

başvuracağız. Kolayca silinebilecek fundamental ontolojik farkların,<br />

gözümüzde bu şekilde fenomenal olarak canlandırmışları, “kendiliğinden<br />

anlaşılabilir” şeyleri de müzakere etmek pahasına, sarahaten yapılmalıdır.<br />

Oysa ontolojik analitiğin şu anki durumu, söz konusu kendiliğinden<br />

anlaşılabilir şeyleri “kavrama” konusunda hiç de yeterli olamadığımızı<br />

ve bunları kendi varlık anlamları içinde tefsir edemediğimizi<br />

ve uygun yapı kavramlarının emin olabildiğimiz kalıplarına bile sahip<br />

olamadığımızı göstermektedir.<br />

Bir eksistensiyal olarak dünya “beraberinde var olmak”, hiçbir zaman<br />

vukubulan nesnelerle birlikte-mevcut-olmak anlamına gelmez.<br />

İsmi “Dasein” olan bir varolanın, ismi “dünya” olan diğer bir varolanla<br />

“yan yanalıgı” diye bir şey yoktur, iki mevcut olanın birlikteliğini<br />

dilsel olarak ifade ederken bazen şu formları kullanırız: “Masa kapının<br />

‘yakmmda’dır”, “sandalye duvarla ‘temas’ eder”. Titiz biçimde ele alınacak<br />

olursa burada “temas”tan söz etmek hiç mümkün değildir ve<br />

bunun sebebi, daha yakından incelendiğinde, duvarla sandalye arasında<br />

daima küçük bir aralığın kalması değildir. İsterse bu aralık sıfır olsun,<br />

sandalye esasen duvarla temas edemez. Temas etmenin koşulu,<br />

sandalye “için” duvarın karşılaşılabilir olmasıdır. Dünya içinde bir varolanın<br />

başka bir varolanla temas edebilmesi için onun yaradılışı gereği<br />

içinde-var-olma varlık minvaline sahip olması gerekir, bunun için<br />

burada-var-olmaklığıyla dünya gibisinden bir şey onunla birlikte keşfedilmiş<br />

olmalı ve varolan diye bir şey kendi mevcut-olmaklığı içinde<br />

erişilebilir olmak üzere buradan hareketle onunla temas etmek suretiyle<br />

kendini açabilmelidir. Dünya içinde mevcut olan ve üstüne üstlük<br />

bizatihi dünyasız olan iki varolanın birbiriyle “temas” etmesi mümkün<br />

değildir, çünkü onlar ötekilerle “beraber” “var” olamazlar. Burada kullanılan<br />

“üstüne üstlük dünyasız olan” ifadesi unutulmamalıdır, çünkü<br />

dünyasız olmayan varolanlar da (örneğin bizatihi Dasein) dünya “içinde”<br />

mevcuttur ya da daha kesin bir ifadeyle: belirli bir hakla ve belirli<br />

sınırlar dahilinde sadece bir mevcut olan olarak telakki edilebilir. Bunun<br />

için içinde-var-olmanm eksistensiyal konstitüsyonunu tamamen<br />

göz ardı etmek ya da buna hiç bakmamak gerekir. “Dasein”ı bir mev­<br />

57

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!