07.03.2017 Views

Martin Heidegger - Varlık Ve Zaman

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

müz analizimiz, ilgilenilen istihdaf etme ile imkan arasındaki ilişkinin<br />

ne olduğunu açığa çıkarmak içindir sadece: Buradaki konu, mümkün<br />

olanın imkanı üzerine ve hatta bizatihi onun imkanlılığı hakkında te-<br />

matik-teorik bir etütte bulunmak değil, dikkatimizi mümkün olandan<br />

bir-şey-için-bakışsal biçimde uzaklaştırarak esas itibariyle neye-muin<br />

künlüğe odaklanmaktır.<br />

Öyle görünüyor ki, söz konusu edilen ölüme yönelik varlık, onu<br />

gerçekleştirme gayesine sahip bir ilgilenme karakterine sahip olamaz.<br />

Zira birinci olarak; bir imkan olarak ölüm, olası bir el-altında-olan veya<br />

mevcut-olan değil, Dasein’m bir varlık imkanıdır. İkinci olarak; söz<br />

konusu imkanın gerçekleşmesini sağlamak demek, vefatın sağlanması<br />

demek olurdu. Oysa tam da bu durumda Dasein, ölüme yönelik varo-<br />

luşsal varlığının zeminini kaybetmektedir.<br />

Demek ki, ölüme yönelik varlık dendiğinde, onun “gerçekleştirilmesi”<br />

kastedilmiyor. Keza bu ifade, şu anlama da gelemez: kendi imkanı<br />

içindeki hitamın havalisinde eğleşmek. Mesela böylesi bir tutum, “ölüm<br />

hakkında düşünmek” sırasında olur. Aslında böyle bir tutum, ölümün<br />

ne zaman ve nasıl gerçekleşeceğine ilişkin imkanlar üzerine düşünüp<br />

durma sırasında görülür. Ölüm üzerine kara kara düşünmek, ölümün<br />

imkan karakterini onun elinden tümüyle almıyor ise de, ölümü başa gelecek<br />

bir şey olarak düşünmeyi sürdürmektedir; böyle yaparken de<br />

onun gücünü kırar ve ölüm üzerinde hesap edici bir iktidar kurmak ister.<br />

Yani buna göre ölüm, bir imkan olsa da, bu imkanı mümkün olduğunca<br />

az biçimde sergilemelidir. Oysa ölüme yönelik varlıkta (eğer karakterize<br />

ettiğimiz imkanı bir imkan olarak anlayıp açımlayacaksak),<br />

bahsedilen imkan hafifletilmeden bir imkan olarak anlaşılmalı, bir imkan<br />

olarak geliştirilmeli ve ona yönelik tutumlarda bir imkan olarak ona<br />

dayamlabilmelidir.<br />

Dasein kendi imkanı içindeki imkanlarına hep birer beklenti içinde<br />

tutum takınır. Mümkün olan bir şeyle, [262] “gerçekleşecek mi, gerçekleşmeyecek<br />

mi, sonunda gerçekleşti mi” gibisinden beklentilerle engellenmemiş<br />

ve kısıtlanmamış şekilde karşılaşılabilmektedir. Peki ama,<br />

beklenti fenomeninin buradaki analizinin varlık minvali, ilgilenmek suretiyle<br />

bir şeyleri gayelendirmek, diye ifade ettiğimiz mümkün olanın<br />

varlık minvaline zaten isabet etmiyor mu? Bir beklenti, hedeflediği imkanı<br />

öylesine anlar ve ona “sahip olur” ki, o imkanın gerçekleşip gerçekleşmediği,<br />

ne zaman gerçekleşeceği ve gerçekte nasıl gerçekleşeceği<br />

üzerine böylece odaklanır. Yani beklenti, bir imkanın olası gerçekleşmesine<br />

öylesine dikkat yöneltmek değil, özsel olarak bu imkanın ger­<br />

277

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!