22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Edeler dâimâ tahsîl-i irfân,<br />

olalar herbiri bir kâmil insân.<br />

İlâhî eyledim sana emânet,<br />

kimse etmeye kasd-i hiyânet.<br />

Edip sâlih amellerle mu’ammer,<br />

rızân et bunlara her ân müyesser.<br />

Bu Dâ’îden edenler istifâde,<br />

irişe iki âlemde murâde.<br />

Husûsâ Muhammed ve Mustafâya,<br />

rahmetler eyle bî-nihâye.<br />

Ayırmadın cihânda birbirinden,<br />

ayırma hem cinânda birbirinden.<br />

Olunca yâ İlâhî rûz-i mahşer,<br />

gele karşıma o iki birâder.<br />

Mülâkat nasîb et Cennetde yâ Rab,<br />

ola yanımda her iki müeddeb.<br />

Hele Muhammedin kalbi pür nûrdu,<br />

ledünnî bir ilmle konuşurdu.<br />

Onbeş yaşındayken o fener söndü,<br />

hak âşıkları hep mecnûna döndü.<br />

Kamu üstâdıma hem rahmet eyle,<br />

her birinin makamın Cennet eyle.<br />

Cenâbından budur bir dahî maksûd,<br />

atâ kıl anı da, ey Hayyu Ma’bûd.<br />

Bu günlerdir husûsâ ıyd-i edhâ,<br />

dolacak rahmetinle hâk-i Bathâ.<br />

Bu günlerde açıkdır bâb-ı rahmet,<br />

düâmı red etme yâ Rab rahmet et.<br />

Bu aşkla dökdüm gözyaşını bol bol,<br />

benim bu nevhamı sen eyle makbûl!<br />

[Yukarıdaki münâcât, Beykozda muallim Muhammed bin Receb efendinin 1059 [m. 1649]<br />

da yazdığı (Nevha-tül-uşşak) kitâbından alınmışdır.]<br />

70 — SE’ÂDET-İ EBEDİYYENİN SON SÖZÜ<br />

Etrâfımızı beş duygu organımız ile tanıyoruz. His organlarımız olmasaydı, hiçbir<br />

şeyden haberimiz olmıyacakdı. Kendimizi bile bilemiyecekdik. Yürüyemiyecek,<br />

birşey yapamıyacak, yaşıyamıyacakdık. Anamız, babamız olamıyacak, var olamıyacakdık.<br />

Rûhumuza tatlı gelen güzelleri göremiyecek, güzel sesleri duyamıyacak,<br />

onları sevemiyecekdik. Allahımıza yalnız duygu organlarımız için, durmadan<br />

şükr etsek, şükrünü ödemiş olamayız.<br />

Duygu organlarımıza etki eden herşeye (Varlık) veyâ (Mevcûd) diyoruz. Kum,<br />

su, güneş birer mevcûddür. Çünki, bunları görüyoruz. Ses de bir mevcûddür. Çünki,<br />

işitiyoruz. Hava, bir mevcûddür. Çünki, elimizi açıp yelpâze gibi sallayınca, havanın<br />

elimize çarpdığını duyuyoruz. Rüzgâr da yüzümüze çarpıyor. Bunun gibi, sıcaklık,<br />

soğukluk da birer mevcûddür. Çünki, derimizle bunları duyuyoruz. Elektrik,<br />

harâret, ya’nî ısı ve miknâtıs gibi enerjilerin [kudretlerin] de mevcûd olduklarına<br />

inanıyoruz. Çünki, elektrik akımının harâret ve miknâtıs veyâ kimyâ reaksiyonları<br />

meydâna getirdiğini, ısı gelince sıcaklık olduğunu, ısı azalınca soğukluk<br />

– 1040 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!