22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

se mubâh olan sudan doldurup aldığına mâlik olur. Bunu havuza dökünce, havuzdaki<br />

suya, çocuğun hakkı karışmışdır. Zengin olan anası, babası ve hiç kimse, bu<br />

havuzdan içemez ve kullanamaz. İçebilmeleri ve kullanabilmeleri için, bütün havuzu<br />

boşaltarak, tekrâr doldurmak [veyâ (Mecelle)nin 1128. ci maddesinde bildirilen<br />

(Şirket-i mülk) kısmeti, ya’nî dağılması hükmüne uyularak, havuzdan çocuğun<br />

dökdüğü su kadar su alıp velîsine vermek] lâzımdır. [Böyle yapılması (Bey’ ve<br />

şirâ risâlesi)nin sonunda da yazılıdır. Velî kendisine verilen suyu çocuk için kullanır.<br />

Çocuğun, umûmî çeşmeden alıp getirdiği su da böyledir. Velî, çocuğun malını<br />

kimseye hediyye edemez. Birine hediyye etmek isterse, evvelâ bunun kıymeti<br />

kadar parayı ona hediyye eder. O da, bu para ile çocuğun malını velîsinden satın<br />

alır. Bu para çocuğun olur. Velî, kendi parası ile, çocuğun kullanması için aldığı<br />

şeyleri dilediğine hediyye edebilir. Çocuk malını anasına babasına verse,<br />

bunların mülkü olmaz.]).<br />

İbni Âbidînde diyor ki, (İki imâma göre, sefîh olan ya’nî, nafaka te’mîn ederken,<br />

malını isrâf eden, ya’nî ahkâm-ı islâmiyyenin ve aklın uygun görmediği lüzûmsuz yere<br />

harc eden ve harâmlara sarf eden âkıl ve bâlig kimse de, çocuk gibi, hâkim tarafından<br />

hicr edilir. Fetvâ da böyledir. Lüzûmsuz yere hayra da verse, meselâ câmi’<br />

yapmakda isrâf etse, sefîh olur. İçki, zinâ gibi mal sarfı olmıyan günâhları yapana sefîh<br />

denmez, fâsık denir. Alışverişde fazla aldanan da sefîh sayılır. İslâmiyyetden ayrılmak<br />

için hîle-i bâtıla öğreten hocalar, câhil tabîb ve eczâcılar ve hîleli iflâs yapan<br />

tüccârlar, câhil hâkimler, hîle yapan satıcılar, ihtikâr yapanlar, hicr edilir. İşlerinden<br />

men’ edilir. Câhil, fâsık müftîler de hicr edilir.) (Mecma’ul-enhür)de diyor ki, (İki<br />

imâma göre, borclu, alacaklının talebi üzerine, hicr olunur. Hâkim, borcluyu habs<br />

etdikden sonra, onu hicr eder. Sonra, onun bilgisi ile, onun mallarını satdırarak, nafakası<br />

lâzım olanların nafakasını öder. Geri kalan ile borclarını öder. Parası yetişmezse,<br />

ihtiyâcından fazla olan eşyâsını satar. Bu da yetişmezse, ihtiyâcından fazla<br />

olan binâlarını satar. Fetvâ böyledir). Hicr edilmiş olan, sefîh veyâ iflâs etmiş kimsenin,<br />

nikâhda ve talâkda sözü geçer. Çünki evlenmek masrafı, ihtiyâc eşyâsındandır.<br />

Zekât olarak malının kırkda birini ayırması için, kâdî [ya’nî hâkim], sefîhe malını<br />

teslîm eder. Fekat, bu arada, uygunsuz yere sarf etmemesi için, yanında emîn birini<br />

bulundurur. Hacca gitmesine de mâni’ olunmaz. Yol parasını isrâf etmesin diye,<br />

emîn birine teslîm olunur. Baba, ced, çocuğa velî olur, sefîh adama olmaz.<br />

Reşîd olmıyan çocuk, bâlig olunca, malını kullanmağa hak kazanır. Fekat, rüşdü<br />

ya’nî sefîh olmadığı görülmezse, yirmibeş yaşına kadar, malı kendine verilmez.<br />

İki imâma ve üç mezhebe göre, rüşdü görülmedikce, ihtiyârlasa dahî, malı verilmez.<br />

Malında tesarrufu, hâkimin izn verdiği kadar sahîh olur. Bir kimse reşîd olduğunu<br />

söylese, alacaklıları da, sefâhetden kurtulmadı deseler, iki taraf da şâhid<br />

gösterse, kâdî rüşdünü kabûl eder.<br />

Oniki yaşını dolduran oğlan ve dokuz yaşını dolduran kız, bâlig olduğunu söylerse,<br />

kabûl edilir. Söylemezlerse, onbeş yaşını doldurunca bâlig kabûl edilirler.<br />

Çocuğun velîsi, üçüncü kısm üçüncü ve dördüncü maddede bildirilmişdir.<br />

Ölüm hastası, küçük çocuğuna bırakacağı malını, bu çocuğun ihtiyâclarına sarf<br />

etmesi için birini vasî ta’yîn edince, çocuk âkıl bâlig oldukda, reşîd olmadıkca, vasîden<br />

malları alamaz. Vasînin, erkek çocuğu nikâh yapmağa hakkı olmadığı gibi,<br />

kız çocukla mahrem olamaz. Evlâdlık edinenlerin, buna dikkat etmeleri lâzımdır.<br />

Ölüm hastası, vasıyyetini yerine getirmek veyâ küçük çocuğuna bakmak için birini<br />

vasî ta’yîn etse, bu da vasî olmağı kabûl etse, hasta öldükden sonra, vasîlikden<br />

vazgeçemez. Yetîm için babasının veyâ ceddinin veyâ hâkimin ta’yîn etdiği vasî,<br />

yetîmi, yalnız malını tasarruf etmek için evlâd edinmiş olur. [Bir adam, bir kızı (Evlâd<br />

edinmek) ile, kendi kızı gibi olamaz. Her zemân kendisine yabancıdır. Büyüdüğü<br />

zemân, onun, elinden, yüzünden başka yerlerine bakamaz ve dokunamaz. Kızın,<br />

bu adamdan da örtünmesi lâzım olur. Bu adam bununla evlenebilir ve oğlu ile<br />

– 899 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!