22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

aşkanı el kesmek için ölüm ile tehdîd edince, kesmesi câiz olur. Kendi elini kesmesi<br />

için ölüm ile tehdîd edilenin, kendi elini kesmesi câiz olur. Kendini öldürmesi<br />

için ölüm ile tehdîd edilenin kendini öldürmesi câiz olmaz.<br />

[Buradan anlaşılıyor ki, düşmanın eline geçince, ırzlarına saldırılıp, işkence yapıldıkdan<br />

sonra öldürüleceklerini anlıyan kimsenin, kendini ve yakınlarını öldürmesi<br />

câiz değildir. Kadının ırzına dokunulması, önceki birinci çeşidde bildirildi].<br />

(Cihâd bahsi)nde, (Harb edince öldürüleceğini, etmezse esîr olacağını anlıyan,<br />

düşmana saldırmaz. Düşmana zarar vereceğini bilerek saldırıp öldürülürse, câiz<br />

olur. Düşmana zarar vermiyecek ise, saldırması câiz olmaz. Müslimân fâsıkları günâhdan<br />

men’ etmek böyle değildir) buyurulmakdadır. [Birinci kısmın kırkbirinci<br />

ve ikinci kısmın dördüncü ve (Mecelle)nin 1003. cü maddelerine bakınız! (Mektûbât-ı<br />

Ma’sûmiyye) üçüncü cildinin 55. ci mektûbunda, bu husûsda geniş bilgi vardır.]<br />

3 — Mülcî olan ikrâh ile yapması halâl, hattâ farz, yapmayıp ölmesi günâh olan<br />

şeylerdir. Şerâb, kan içmek, leş, domuz yimek böyledir. Çünki, mülcî ikrâh ile bunları<br />

yimek zarûret olur. Mülcî ikrâh ile başkasının malı telef edilince, ikrâh eden<br />

öder. Mülcî olmıyan ikrâhda ise, telef eden öder.<br />

Mülcî olan veyâ olmıyan bir ikrâh ile yapılan sözleşmeler [akd] sahîh olmaz. Çünki,<br />

sahîh olmaları için rızâları ile yapılması lâzımdır. Meselâ, malını satan veyâ birşeyi<br />

satın alan, kirâya veren, hediyye veren, borcunu ibrâ veyâ te’cîl eden, borcu<br />

olduğunu söyliyen kimse, korkudan kurtulunca, isterse bunlardan vaz geçebilir, isterse<br />

râzı olur. Zorla satdırılan malı alan kimse, bu mala mâlik olur. Çünki, böyle<br />

bey’ fâsiddir. [Suç ikrâr etmesi, evet demesi için karakolda polislerin ikrâh, işkence<br />

yapması câiz değildir. Böyle verdiği ifâdeyi, sonra red etmek hakkı vardır.]<br />

Mülcî olmıyan ikrâh ile de yapılan nikâh, talâk, nezr, yemîn, ric’at, ya’nî boşadığı<br />

kadını tekrâr alması sahîh olur. İkrâh bitince, nikâhdan ve talâkdan vazgeçebilir.<br />

Nezrden vazgeçemez. Nezr olarak verdiğini, ikrâh edenden istiyemez. İkrâh<br />

edilerek borclusunu afv etmesi ve mürted olması sahîh olmaz.<br />

Mülcî olmıyan ikrâh ile leş, kan, domuz yinmez. Şerâb içilmez ve müslimânın<br />

malı telef edilmez. Çünki, mülcî olmıyan ikrâh ile zarûret hâsıl olmaz. Ölmemek<br />

için leş, domuz yinir ve kan, şerâb içilir. Yimez, içmez de ölürse Cehenneme gider.<br />

Mülcî ikrâh ile, bu şerâbı iç, şu malını sat denilse, malını satar. İkrâh bitince, ister<br />

fesh eder, isterse kabûl eder. Şerâbı içmesi de câiz olur. Câiz olacağını bilmediği<br />

için, içmez ve satmaz da öldürülürse, şehîd olur. Sultânın müsâdere etmesi, ya’nî<br />

haksız olarak, zulm ile para, mal istemesi ikrâh olur. Bunları vermek câiz olur.<br />

HİCR — Ba’zı kimseleri, ba’zı sözleşmelerden ve işlerden men’ etmek demekdir.<br />

[(Mecelle)nin 941. ci ve sonraki maddelerine bakınız!]. Bir çocuk, satın alınan<br />

malın mülk olacağını ve satınca mülkden çıkacağını anlarsa, buna (Mümeyyiz),<br />

ya’nî akllı denir. Mümeyyiz olmıyan çocukların bütün sözleşmeleri bâtıldır.<br />

Mümeyyiz olan çocuğun zararlı olan işlerdeki sözleşmeleri, velîsi izn verse de, sahîh<br />

değildir. Talâk vermesi, köle âzâd etmesi, birine borçlu olduğunu söylemesi,<br />

ödünc, sadaka hediyye vermesi böyledir. Fâideli olan işler için sözleşmeleri velîsi<br />

izn vermese de sahîh olur. Hediyye, sadaka kabûl etmesi, ücret ile yapdığı işin<br />

ücretini alması böyledir. Başkasının vekîli olan akllı çocuğun, vekîli olduğu kimsenin<br />

malı için ve talâkı için olan sözleri kabûl edilir. Zararlı da, fâideli de olabilen<br />

sözleşmelerinin sahîh olması için, velîsinin izn vermesi lâzımdır. Kendi malı ile<br />

bey’ ve şirâsı böyledir. Bunamış olan ihtiyârlar da, mümeyyiz çocuk gibidir. Alışverişlerini,<br />

velîleri isterse kabûl, isterse red eder. Bir malı veyâ canı telef ederlerse,<br />

öderler. (Hadîka)da dil âfetlerinin yirmincisinde diyor ki: (Çocuğun kendi<br />

malını kullanması mahcûr olduğu gibi, başkasına hizmet etmesi de, ancak velîsinin<br />

izni ile câiz olur. Bir sabî, bir kabı havuzdan doldursa, sonra tekrâr havuza dökse,<br />

kimsenin bu havuzdan su içmesi halâl olmaz. Çünki, çocuk, havuzdaki, herke-<br />

– 898 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!