22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dokuz şart lâzımdır ki, şunlardır: 1- Şehrde, kasabada oturmakdır. Müsâfirlere ve<br />

köylülere farz değildir. Şehrde bulunup ezânı işiten köylüye farz olur. Evi, şehrin<br />

kenârından bir fersah, ya’nî bir sâat [altı kilometre] uzakda olanlara farz olur. 2-<br />

Sağlam olmakdır. Hastaya ve hastayı bırakamıyan hastabakıcıya ve çok ihtiyâra<br />

farz değildir. 3- Hür olmakdır. İşçilere, me’mûrlara, askerlere Cum’a nemâzı<br />

farzdır. Patronlar, müdîrler bunları nemâzdan men’ edemez. Yol uzak olup, birkaç<br />

sâat işden kalırsa, ücretlerinden kesebilirler. 4- Erkek olmakdır. Cum’a nemâzı<br />

kadınlara farz değildir. 5- Âkıl ve bâlig olmakdır. 6- Kör olmamakdır. Yolda götüren<br />

olsa bile, a’mâ olana farz değildir. Yardımcısız câmi’e gidebilen a’mâya, hastaya<br />

ve şaşıya farzdır. 7- Yürüyebilmekdir. Nakl vâsıtası olsa bile felcliye, ayaksıza<br />

farz değildir. 8- Mahbûs olmamak ve düşman korkusu, hükûmetden, zâlimden<br />

korkusu olmamakdır. 9- Çok yağmur, kar, fırtına, çamur olmamakdır. Çok soğuk<br />

olmamakdır.<br />

Bu özrlerden biri bulunan erkek, isterse Cum’a nemâzı kılabilir. Cum’a nemâzının<br />

kadınlara farz olmadığını bildiren hadîs-i şerîfler, (Tefsîr-i Mazherî)de ve (Mişkât-ül-mesâbîh)de<br />

yazılıdır.<br />

Müsâfir ve hasta Cum’a nemâzı kıldırabilir. Özrsüz Cum’a kılmıyanın, Cum’a<br />

kılınmadan önce, şehrde öğle kılması harâmdır. Sonra ise, kılması farzdır. Özr ile<br />

Cum’a kılmıyanların, öğle nemâzını şehrde cemâ’at ile kılmaları mekrûhdur.<br />

İmâm otururken veyâ secde-i sehv yaparken yetişen, imâma uyar. İmâm selâm<br />

verince, kalkarak iki rek’at Cum’a nemâzını temâmlar. Bayram nemâzına geç<br />

yetişen de böyle yapar.<br />

İmâm minbere çıkınca, cemâ’atin nemâz kılması ve konuşması harâm olur.<br />

Hatîb efendi düâ ederken, cemâ’at sesle âmîn demez. İçinden sessiz denir. Salevâti<br />

de ses ile değil, kalb ile söylerler. Kısacası, nemâz kılarken yapması harâm olan<br />

her şey, hutbe dinlerken de harâmdır. Uzakda olup, hutbeyi işitmiyenlere de harâmdır.<br />

Akreb, hırsız, kuyu gibi zararlı şeyleri, zararları dokunacak olana, bunu<br />

söyleyip kurtarmak câizdir. El ile, baş ile işâret ederek bildirmek iyi olur. Müezzinlerin<br />

hutbe arasında bağırarak, birşey okuması mekrûhdur.<br />

Cum’a nemâzı için, birinci ezânı işiten her müslimânın işini, alış verişini bırakıp<br />

nemâza gitmesi farzdır. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” zemânında<br />

birinci ezân yokdu. Yalnız minberin önünde okunurdu. Osmân “radıyallahü<br />

anh” halîfe iken, birinci ezânı da emr etdi. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

minberi, mihrâbın sol tarafında idi ve üç basamak idi. [Mihrâb önünde kıbleye<br />

karşı duran kimsenin sağ tarafında minber ve sol tarafında (Hucre-i se’âdet)<br />

bulunur.] Hutbenin ikinci kısmını, aşağı basamağa inip okuyup, sonra tekrâr yukarı<br />

basamağa çıkmak, çirkin bir bid’atdir.<br />

Hutbe ile nemâz arasında hatîb efendinin dünyâ işlerinden söylemesi tahrîmen<br />

mekrûhdur. Farzları yapmağı, harâmlardan kaçınmağı söyliyebilir. Hutbeden olmıyan<br />

şeyleri söyleyerek, nemâzı gecikdirirse, hutbesi kabûl olmaz. Hutbeyi tekrâr<br />

okuması lâzım olur. Çocuğun hutbe okuması câiz olup, nemâzı imâm kıldırır.<br />

Cum’a günü, öğleden evvel sefere çıkmak câizdir. Öğleden sonra Cum’a kılmadan<br />

çıkmak mekrûhdur.<br />

Mekke-i mükerreme ve Bursa gibi, harb ile alınan şehrlerde, minbere çıkarken<br />

sol eline kılınc alır. Kılınca dayanarak okur.<br />

Yemek yirken, ezân okunursa, nemâz vakti kaçacaksa, yemeği bırakır. Cemâ’ati<br />

kaçıracaksa, yemeği bırakmaz. Yalnız kılar. Cum’a nemâzı cemâ’atini kaçırmaz.<br />

Köylü Cum’a nemâzı için ve alış veriş için şehre gelirse, nemâz niyyeti fazla ise,<br />

Cum’a nemâzına gitmek sevâbına kavuşur. Nemâz sevâbı başkadır. Bu sevâba herhâlde<br />

kavuşur. Dünyâ işi de düşünerek yapılan her ibâdet böyledir. [Hac bahsi başına<br />

bakınız!]<br />

– 261 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!