22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ka birşey değildir. Şu hâlde, Arşimed, bir kanûn yaratmamış, dahâ önce mevcûd<br />

olan özellikler arasındaki bir bağlantıyı görebilmişdir. Bunun gibi, phonograph,<br />

megaphon, elektrik ampulü gibi âletlere son şeklini veren Thomas Edison, bunları<br />

yaratmamış, yapmamış, yapılmasına sebeb olmuşdur. Bunları yaratan, Allahü<br />

teâlâdır. Edisonun bunları yaratması şöyle dursun, mevcûd maddeleri bir araya<br />

toplayıp, yeni âletlerin yaratılmasına sebeb olurken, elinin, ayağının, gözünün,<br />

diğer duygularının, çeşidli hücrelerinin, kalbinin, ciğer, böbrek ve dahâ nice organlarının<br />

işlemesinden ve kullandığı maddelerin, âletlerin yapısından, içlerindeki<br />

atom, proton kuvvetlerinden haberi bile yokdu. Ne kendinin, ne de kullandığı şeylerin<br />

birçok inceliklerinden haberi olmıyan bir vâsıtaya, bir sebebe yaratıcı denilir<br />

mi? Yaratıcı, bunların en ufağını, en incesini, hepsini bilen, hepsini yapandır ki,<br />

bu da ancak Allahü teâlâdır.<br />

Üniversiteden birkaç diploması bulunan, yeni literatürleri okuyup, çok tecribesi<br />

olan, zekî ve akllı bir fen adamı iyi anlar ki, insan, bütün işlerinde, bütün buluşlarında,<br />

bir vâsıtadan, bir sebebden başka birşey değildir. Her olayı, her reaksiyonu,<br />

her hareketi yapan, her kanûnu idâre eden, yalnız Allahü teâlâdır. İnsan gücünü,<br />

tabî’î kuvvetlerden ayıran biricik şerefli pay, düşünceli, şu’ûrlu olarak vâsıta<br />

olmasıdır. İnsan, Allahü teâlânın yaratmasını, kendi istediği gibi tecellî etdirebilmekdedir.<br />

Allahü teâlâ, insanlara bu şerefli payı ikrâm ederek, diğer mahlûklarından<br />

ayırdığını, onu, böylece, başka mahlûklardan üstün yaratdığını, İsrâ sûresi,<br />

yetmişinci âyetinde beyân buyurmakdadır.<br />

Yaratıcı, yalnız Allahü teâlâdır. Allahdan başkasına, her ne maksadla olursa olsun,<br />

yaratıcı demek küfrdür. (Birgivî vasıyyetnâmesi)nde, (Bir kimse, rızk Allahdandır.<br />

Fekat, kulun da hareket etmesi lâzımdır dese, kâfir olur. Çünki, hareket<br />

de Allahdandır) yazıyor. Ya’nî, hareketi ve işi insan yaratıyor diyen kâfir olur. Bursalı<br />

İsmâ’îl Hakkı hazretleri, (Huccet-ül-bâliga)da diyor ki, (Hakîkatde hâlık ve<br />

râzık Allahü teâlâdır. İnsana hâlık veyâ râzık demek ilhâddır. İnsanın sıfat-i asliyyesi<br />

acz ve iftikardır. Hak teâlânın sıfat-ı zâtiyyesi, kudret ve gınâdır). İnsanlara,<br />

yaratdı, yaratıcı dememeli, Allahü teâlâya mahsûs olan Hâlık ismini, kimse için kullanmamalı<br />

ve ad takmamalıdır. Rahmân ve Rahîm ismleri de böyledir.<br />

Allahü teâlâ, birşeyi yaratmasına, başka şeyleri sebeb yapmışdır. Birşeyin yaratılmasını<br />

istiyen, onun yaratılmasına sebeb olan şeyleri elde etmelidir. Birşeyin<br />

yaratılmasına sebeb olan şeyler arasında insan gücü de varsa, yaratılan şeye (Sun’î<br />

cism) veyâ (Artifisiel) denir. Meselâ, kok kömürü, turyağı sun’î maddedirler.<br />

Maddenin yaratılmasına yarayan sebebler arasında insan gücü bulunmazsa, böyle<br />

yaratılan maddeye (Tabî’î cism) veyâ (Natürel) denir. Tabî’î maddenin meydâna<br />

gelmesine insan gücü karışmazsa da, bunun kullanılacak hâle sokulmasına, insan<br />

gücü de sebeb olmakdadır. Taşkömürü, tereyağı tabî’î maddedirler. Tabî’î maddeler<br />

için tabî’at yaratdı demek ve sun’î maddeler veyâ olaylar için de insan yaratdı<br />

demek, başka sebeblere de yaratıcı demek gibi, câhilce, saçma bir söz olur. Meselâ,<br />

balı arı yaratdı veyâ ışığı elektrik yaratdı demek gibi olur.<br />

Müslimânların yetmişiki sapık fırkasından (Mu’tezile) de, insan kendi işinin hâlıkıdır<br />

dedi. Bunlar, bu yanlış inanışı, âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerden çıkardıkları<br />

için, kâfir olmuyor ise de, doğrusunu kabûl etmedikleri için, bir müddet Cehennemde<br />

yanacaklardır. Fekat âyetden, hadîsden, dinden, îmândan haberi olmıyanların,<br />

devlet ve saltanat sâhiblerine yaltaklanmak, teveccüh kazanmak için, yaratdın<br />

demeleri küfr olur. Allahü teâlâdan başkasına, yaratdı demek, çok tehlükelidir.<br />

Herşeyi yaratan, yalnız Allahü teâlâdır. Ondan başka yaratıcı yokdur.<br />

Fekat, Allahü teâlânın âdeti şöyledir ki, herşeyi sebeblerle yaratmakdadır. Böylece,<br />

madde âlemine ve sosyal hayâta düzen vermekdedir. Sebebsiz yaratsaydı,<br />

âlemdeki bu nizâm, bu düzen olmazdı. Mikroplar hastalığa, bulutlar yağmura, güneş<br />

hayâta, katalizörler birçok kimyâ reaksiyonlarının hızlanmasına ve hayvanlar,<br />

– 433 – Se’âdet-i <strong>Ebediyye</strong> 2-F:28

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!