22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dukdan sonra da yir. Meselâ, sıcakda, insanın tabî’ati, serin bir şey isteyince, kalb<br />

akla uyarsa, islâmiyyetin izn verdiği su, şerbet, limonata, gazoz ve dahâ birçok içecekleri<br />

ve lüzûmu kadar alır. Aklı dinlemeyip, nefse uyarsa, mubâhları ihtiyâc<br />

olan mikdârdan fazla ister ve nefsin istediği harâm içkilere de sapar. Nitekim,<br />

üçüncü cild, yirmiyedinci mektûbda buyuruyor ki, (İnsanın ba’zı arzûları, tabî’atinden<br />

ileri gelmekdedir. Beden sağ kaldıkca, hiç kimse bu isteklerden kurtulamaz. Meselâ,<br />

harâret artınca, insanın tabî’ati serin birşey içmek ister. Soğukda, sıcak birşey<br />

ister. Böyle istekleri yapmak günâh değildir ve nefse uymak değildir. Çünki, tabî’atimizin<br />

zarûrî istekleri mubâhdır. [Bunlara (ihtiyâc maddeleri) denir. İhtiyâc maddelerini<br />

lâzım olduğu kadar kullanmak sünnetdir. Çünki, bu tabî’î istekler] nefs-i<br />

emmârenin arzûlarının dışındadır. Nefs, mubâhların lüzûmundan fazlasını ve şübhelileri<br />

ve harâmları ister. Mubâhların zarûrî mikdârı ile doymaz). Üçüncü cild, seksenaltıncı<br />

mektûbda buyuruyor ki, (Riyâzet çekmek, mubâhları da azaltıp, zarûret<br />

mikdârı kullanmak demekdir).<br />

Görülüyor ki, malı, ihtiyâc olan mubâhlara harc etmek isrâf değildir. Günâh olmaz.<br />

Sigaraya alışmış kimsenin tabî’ati, ekmek ister gibi, tütünü istiyor. Böyle kimsenin,<br />

ihtiyâcı kadar kullanması isrâf olmaz. Fakîr bir kimsenin, çoluk çocuğuna<br />

ekmek parası bulması lâzım olduğu gibi, kendi tütün ihtiyâcını da karşılaması lâzım<br />

olur. Sigaraya alışmış bir kimsenin, (Çoluk çocuğunun nafakasını kesip de kendine<br />

sigara alması isrâf olmaz mı?) demek, (Kendine, doyuncıya kadar yimek<br />

için ekmek alması isrâf olmaz mı?) demeğe benzer. Hattâ böyle, fakîr birinin, su<br />

yerine, gazoz, limonata içmesi isrâf olup, tütün alması isrâf olmaz.<br />

Şunu da bildirelim ki, çoluk çocuğunun nafakasını karşılayacak kadar mal kazanmak<br />

için çalışmak farzdır. İhtiyâclarını karşılamak için, fazla çalışmak sünnetdir.<br />

Bunlar, ikinci kısm, 38. ci maddede bildirilmişdir. Çalışan kimse, nafakadan<br />

kesecek kadar fakîr olmaz. Nafakadan kesecek kadar fakîr kimse, tütün içdiği için<br />

değil, çalışmayıp, bu derece fakîr kaldığı için günâha girer.<br />

Sigaraya alışmamış fakîr kimsenin, tabî’ati çekmediği zemân, nafakadan kesip<br />

sigara alması, su yerine gazoz içmesi gibi, doğru olmaz. Fekat, bu derece fakîrlik,<br />

tenbellikden ileri gelir. Çalışmayıp fakîr düşerek, kendini ve çoluk çocuğunu<br />

zarûrî lâzım olanlardan, nafakadan mahrûm bırakmak harâmdır. İhtiyâc olanlardan<br />

mahrûm bırakmak mekrûh olur.<br />

İkincisi: Malı kendi bedeni için kullanmadığı zemân, hakkı, ya’nî lüzûmu olmayan<br />

yere, az da sarf etmek isrâf olur. Meselâ, malı ateşde yakmak, denize atmak<br />

böyledir. Lüzûmu olan yere, lüzûmundan fazla vermek de isrâf olur. [Meselâ, çoluk<br />

çocuğuna ihtiyâclarından fazla şeyler vermek isrâf olur. İhtiyâc, islâmiyyetin<br />

gösterdiği mikdârlar ile ve memleketin âdetine göre belli olur.] Görülüyor ki, malı<br />

sarf edecek yerleri ve kendi malındaki başkalarının hakkını öğrenmek lâzımdır.<br />

İnsanın, kendi malında bulunan, başkasının hakkını ödemesi, isrâf değildir.<br />

Bu hakları hemen vermek lâzımdır. Bu hakların en mühimmi, zekâtdır.<br />

Erenlerin sohbeti, ele giresi değil.<br />

Sohbete kavuşanlar, mahrûm kalası değil.<br />

Gezmek gerek her yeri, bulmak için, bir eri,<br />

sarraf tanır cevheri, magbûn bilesi değil.<br />

Akar suyun başına, kapalı desti konsa,<br />

kırk yıl, orda dursa da, âbı alası değil.<br />

Sohbet, kalbi eder pâk, ona imrenir eflâk,<br />

âdemi, ârif eden, tâcu hırkası değil.<br />

Önce îmân etmeli, harâmdan, el çekmeli,<br />

rûh gıdâsın bilmeli: Bâdem helvası değil!<br />

– 647 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!