22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

na çıkdı) dedi. Harâm yimek, kalbi karartır, hasta eder. Aynı kitâbda Zünnûn-i Mısrî<br />

“kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz” buyuruyor ki: Kalbin kararmasının dört alâmeti<br />

vardır: 1- İbâdetin tadını duymaz. 2- Allah korkusu, hâtırına gelmez. 3- Gördüklerinden<br />

ibret almaz. 4- Okuduklarını, öğrendiklerini anlamaz, kavrıyamaz.<br />

Ebû Süleymân-ı Dârânî “kuddise sirruh” buyurdu ki, halâlden bir lokma az yimeği,<br />

akşamdan sabâha kadar nemâz kılmakdan dahâ çok severim. Çünki, mi’de<br />

dolu olunca, kalbe gaflet basar. İnsan Rabbini unutur. Halâlin fazlası böyle yaparsa,<br />

mi’deyi harâm ile dolduranların hâli acabâ nasıl olur? Sehl bin Abdüllah-i Tüsterî<br />

“kuddise sirruh” buyuruyor ki, yolumuzun esâsı üç şeydir: Halâl yimek, ahlâk<br />

ve amelde Resûl aleyhisselâma tâbi’ olmak ve (ihlâs) ya’nî her işi, yalnız Allah rızâsı<br />

için yapmakdır. (Risâle-i kuşeyriyye)de buyuruyor ki, İbrâhîm Edhem “kuddise<br />

sirruhümâ” buyurdu ki: Temiz ve halâl yi de, ister sabâha kadar ibâdet et, ister<br />

uyu ve ister, hergün oruc tut, ister tutma!<br />

(Kimyâ-i se’âdet) kitâbı, üçüncü aslında buyuruyor ki: Bu dünyâ, âhıret yolcularının<br />

bir konak yeridir. İnsana burada yiyecek ve giyecek lâzımdır. Bunlar ise çalışmadan<br />

ele geçmez. Her ân mal kazanmak için uğraşan aldanmışdır. Hem âhıret<br />

için hâzırlanmalı, hem de dünyâ ihtiyâclarını kazanmalıdır. Fekat, bunları da,<br />

âhıret yolculuğunda lâzım olduğunu düşünerek kazanmalıdır.<br />

Kendinin ve çoluk çocuğunun ihtiyâclarını halâlden kazanmak, kimseye muhtâc<br />

kalmamak, cihâd etmekdir. Birçok ibâdetlerden dahâ sevâbdır. Resûlullah “sallallahü<br />

aleyhi ve sellem”, bir sabâh, Eshâbı ile konuşurken, kuvvetli bir genç, erkenden<br />

dükkânına doğru geçdi. Ba’zıları, erkenden dünyâlık kazanmağa gideceğine,<br />

buraya gelip birkaç şey öğrenseydi iyi olurdu, deyince, Resûlullah “sallallahü<br />

aleyhi ve sellem”, (Öyle söylemeyiniz! Eğer kimseye muhtâc olmamak ve ana,<br />

baba, çoluk çocuğunu da muhtâc etmemek için gidiyorsa, her adımı ibâdetdir. Eğer,<br />

herkese öğünmek, keyf sürmek niyyetinde ise, şeytânla berâberdir) buyurdu. Bir<br />

hadîs-i şerîfde, (Bir müslimân, halâl kazanıp, kimseye muhtâc olmaz ve komşularına,<br />

akrabâsına yardım ederse, kıyâmet günü, ayın ondördü gibi parlak, nûrlu olacakdır).<br />

Bir hadîs-i şerîfde, (Doğru olan tüccâr, kıyâmetde sıddîklarla ve şehîdlerle<br />

berâber olacakdır). Bir hadîs-i şerîfde, (Allahü teâlâ, san’at sâhibi mü’mini sever).<br />

Bir hadîs-i şerîfde, (En halâl şey, san’at sâhibinin kazandığıdır). Bir hadîs-i<br />

şerîfde, (Ticâret yapınız! Rızkın onda dokuzu ticâretdedir). Bir hadîs-i şerîfde,<br />

(Kendini başkasından sadaka istiyecek hâle düşüreni, Allahü teâlâ yetmiş şeye muhtâc<br />

eder) buyurdu.<br />

[Bu hadîs-i şerîfler karşısında, din düşmanları utansın! İslâmiyyet ticârete,<br />

san’ate, ferdin istihsâl kapasitesinin genişlemesine, ekonomik sâhada ilerlememize<br />

mâni’ olmuş diye gençleri aldatmakdan vaz geçsinler!]<br />

Îsâ “aleyhisselâm” birine, (Ne iş yapıyorsun?) dedi. İbâdetle vakt geçiriyorum<br />

deyince, (Nerden yiyip geçiniyorsun?) buyurdu. Herşeyimi kardeşim veriyor,<br />

deyince, (O hâlde, kardeşin senden dahâ kıymetli ibâdet yapmakdadır) buyurdu.<br />

Ömer “radıyallahü anh” buyuruyor ki, (Çalışınız, kazanınız, Allahü teâlâ rızkımı<br />

çalışmadan gönderir, demeyiniz! Allahü teâlâ, gökden para yağdırmaz).<br />

Lokman hakîm, oğluna nasîhat verirken, (Çalış, kazan! Çalışmayıp, herkese muhtâc<br />

kalanların dîni ve aklı noksân olur ve iyilik etmekden mahrûm kalır ve herkesden<br />

hakâret görür) buyurdu. Büyüklerden birine sordular ki, özü sözü doğru<br />

olan tüccâr mı, yoksa geceleri nemâz kılan, gündüzleri oruc tutan âbid mi yüksekdir?<br />

(Emîn olan tüccâr dahâ kıymetlidir. Çünki, şeytânla her sâat cihâd etmekdedir.<br />

Şeytân, alışda, verişde, dartmada onu aldatmağa uğraşmakda, o ise Allahü teâlânın<br />

emrini, rızâsını gözetmekdedir) dedi. Ömer “radıyallahü anh” buyuruyor<br />

ki, (Alış veriş ederken, halâl kazanırken cân vermeği, başka şeklde ölmekden dahâ<br />

çok severim). İmâm-ı Ahmed ibni Hanbelden “rahmetullahi aleyh” sordular ki,<br />

hergün sabâhdan akşama kadar câmi’de ibâdet edip Allahü teâlâ, benim rızkımı<br />

– 788 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!