22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

zına almıyor da, Resûlullahın, emr olunarak bir hâtun almasına saldırıyor.<br />

Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” çok evlenmesinin mühim bir sebebi<br />

de, ahkâm-ı islâmiyyeyi bildirmek içindi. Hicâb âyeti gelmeden, ya’nî kadınların<br />

örtünmeleri emr olunmadan önce, kadınlar da Resûlullaha gelip, bilmediklerini<br />

sorar, öğrenirlerdi. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” birinin evine gitse, kadınlar<br />

da gelir, oturur, dinler, istifâde ederlerdi. Hicâb âyeti gelip, kadınların yabancı<br />

erkeklerle oturmaları, konuşmaları yasak edilince, yabancı kadınları kabûl<br />

etmedi. Onların, bilmediklerini, mubârek zevcesi hazret-i Âişeden sorup öğrenmelerini<br />

emr eyledi. Gelip soranların çokluğundan, hazret-i Âişe, hepsine cevâb<br />

yetişdirmeğe vakt bulamıyordu. Bu mühim hizmeti kolaylaşdırmak ve hazret-i Âişenin<br />

yükünü hafîfletmek için, lâzım olduğu kadar hanımı nikâh etdi. Kadınlara<br />

âid yüzlerle nâzik bilgileri, müslimân kadınlarına, mubârek zevceleri yolu ile bildirdi.<br />

Zevceleri bir olsaydı, bütün kadınların ondan sorması güç ve hattâ imkânsız<br />

olurdu.]<br />

Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” ümmî idi. Ya’nî kitâb okumamış, yazı<br />

yazmamış, kimseden bir ders görmemiş idi. Mekkede doğup, büyüyüp, belli kimseler<br />

arasında yetişip, seyâhat etmemiş iken, Tevrâtda ve İncîlde ve Yunan ve Roma<br />

devrlerinde yazılmış kitâblarda bulunan bilgilerden, hâdiselerden haber verdi.<br />

İslâmiyyeti bildirmek için, müslimânlara mektûblar yolladı. Hicretin altıncı senesinde<br />

Rum, Îrân ve Habeş hükümdârlarına ve diğer arab pâdişâhlarına mektûblar<br />

gönderdi. Îrân şâhı Hüsrev Pervîz, mektûbu parçaladı. Getiren Sahâbîyi şehîd<br />

etdi. Az zemân sonra, oğlu Şîrûye tarafından öldürüldü. Hizmetine altmışdan ziyâde<br />

ecnebî sefîr gelmişdir. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” peygamberliğini<br />

işiten herkesin, Ona îmân etmesi vâcibdir. İşitdikden sonra, îmân etmeden<br />

vefât eden, Cehenneme girecek ve orada sonsuz olarak azâb çekecekdir.<br />

Fahr-i âlemin “sallallahü aleyhi ve sellem” ismleri, hâlleri, Tevrâtda ve İncîlde<br />

yazılı idi. Yehûdî ve hıristiyanlar, teşrîf etmesini bekliyordu. Fekat, kendi cinslerinden<br />

gelmeyip, arabdan geldiği için ba’zıları kıskandı, inkâr etdi. Hâlbuki, birçok<br />

âlimleri ve akllıları, insâf edip müslimân oldu. Onun peygamber olduğuna inanmamak,<br />

Onun büyüklüğünü, üstünlüğünü anlamamak, Onun kıymetini, şerefini<br />

azaltmaz. Allahü teâlâ, (İnşirâh) sûresinde, (Senin zikrini yükseltdim), kendi ismimin<br />

yanında olarak, her yerde söylenir buyurdu. Yeryüzünde, bir derece batıya<br />

gidildikde, nemâz vaktleri dört dakîka sonra başladığı için, dünyânın her yerindeki<br />

müslimânlar, her günün her dakîkasında ezân okumakda, Onun mubârek ismi,<br />

her yerde her ân, saygı ve sevgi ile söylenmekdedir.<br />

Bir kimse, her işinde, Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” dînini kabûl etmezse<br />

mü’min olmaz. Onu, kendi cânından çok sevmezse, îmânı temâm olmaz.<br />

Bütün insanların ve cinnîlerin Peygamberidir. Her asrda yaşıyan her milletin Ona<br />

uyması vâcibdir. Her mü’minin, Onun dînine yardım etmesi, Onun ahlâkı ile huylanması,<br />

Onun mubârek ismini çok söylemesi, ismini söyledikde ve işitdikde, saygı<br />

ile ve sevgi ile salât-ü selâm getirmesi, mubârek cemâlini görmeğe âşık olması,<br />

Onun getirdiği Kur’ân-ı kerîmi ve islâmiyyeti sevmesi ve hurmet etmesi lâzımdır.<br />

(Mir’ât-i kâinât)da diyor ki, (Câhiller ve tenbeller, “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

yerine birkaç harf yazıyor. Bu doğru değildir. Çok sakınmalıdır.)<br />

İbni Âbidîn, nemâz bahsinde diyor ki, (Ömründe bir kerre, salevât getirmek farzdır.<br />

Her söyleyince, işitince, okuyunca, yazınca, bir kerre getirmek vâcib, tekrâr<br />

edildiklerinde müstehâbdır.)<br />

Dostlarımın ayrılığından, kalbim kan ağlıyor.<br />

onları hâtırladıkca, iliklerim yanıyor.<br />

– 382 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!