22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

3 — İSLÂMİYYETDE KESB VE TİCÂRET<br />

Aşağıdaki yazı, (Rıyâd-un-nâsıhîn)den terceme edildi:<br />

Kesb, halâl mal kazanmak demekdir. Bütün ibâdetlerin kabûl olması, halâl<br />

lokmaya bağlıdır. Hadîs âlimi Ahmed bin Abdüllah İsfehânî, (Hilyet-ül-evliyâ) kitâbında<br />

diyor ki, (Büyüklerden çoğu buyurdu ki, ibâdetler on kısmdır: Dokuz<br />

kısmı halâl kazanmakdır. Bir kısmı da bildiğimiz bütün ibâdetlerdir). O hâlde,<br />

mü’minler halâl kazanmağa çalışmalıdır. Harâmdan ve şübhelilerden kaçınmalıdır.<br />

Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” buyuruyor ki, Resûlullahdan “sallallahü aleyhi<br />

ve sellem” işitdim. Buyurdu ki, (Allahü teâlâ güzeldir. Yalnız güzel yapılan ibâdetleri<br />

kabûl eder. Allahü teâlâ, Peygamberlerine emr etdiğini, mü’minlere de emr<br />

etdi ve buyurdu ki, ey Peygamberlerim! Halâl yiyiniz ve sâlih, iyi işler yapınız!<br />

Mü’minlere de emr etdi ki, ey îmân edenler! Sizlere verdiğim rızklardan halâl olanları<br />

yiyiniz!). Resûl “aleyhisselâm” sözüne devâm ederek buyurdu ki, (Uzak yoldan<br />

gelmiş, saçı sakalı dağılmış, yüzü gözü toz içinde bir kimse, ellerini göke doğru<br />

uzatıp düâ ediyor. “Yâ Rabbî!” diye yalvarıyor. Hâlbuki yidiği harâm, içdiği harâm,<br />

gıdâsı hep harâm. Bunun düâsı nasıl kabûl olur?). Ya’nî harâm yiyenin düâsı<br />

kabûl olmaz buyurdu. İşte harâmı, halâli, şübhelileri ve fâizi bilmiyen, bunları<br />

birbirinden ayıramıyan, harâmdan kurtulamayıp, ibâdetleri boşuna gider.<br />

En üstün kesb yolu, silâhla ve kalemle cihâddır. İkinci derecede ticâret, üçüncüsü<br />

zirâ’at, dördüncüsü san’atdir. Demek ki, kıymetli kazanç yolu, bu dördüdür.<br />

[Cihâd, insanların islâmiyyeti işitmelerine ve müslimân olmalarına mâni’ olan<br />

zâlimleri, sömürücüleri ortadan kaldırarak, insanların müslimân olmakla şereflenmeleri<br />

için yâhud müslimânlara saldıran kâfir, zâlim ordularına karşı müslimânların<br />

mallarını, canlarını ve ırzlarını, nâmûslarını korumak için, can ile, mal ile, propaganda<br />

ile harb etmek, savaşmak demekdir. Cihâdı devlet yapar. Milleti sulh zemânında<br />

cihâda hâzırlamak, yetişdirmek, devletin vazîfesidir. Müslimânların cihâd<br />

yapması, cihâd sevâbına kavuşması, devletin cihâd yapmak veyâ cihâda hâzırlanmak<br />

için yapdığı da’vete, çağrıya ve kumandanların emrlerine itâ’at etmesi, askerlik<br />

vazîfesini yapması demekdir. Devletin izni ve kumandanının emri olmadan,<br />

herkesin başkasına saldırması, cihâd olmaz. Çapulculuk, eşkıyâlık olur. Büyük günâh<br />

olur. İbni Âbidîn diyor ki, (Devletin harb etmesi, bunun için de, zemânın en<br />

mükemmel silâhlarını yapması, milletin de, devlete yardım, itâ’at etmesi vâcibdir.<br />

Devletin, askerce ve silâhca dahâ üstün olan düşmana harb i’lân etmesi, câiz değildir.<br />

Düşman hücûm edince, herkesin cihâd etmeleri farz olur ise de, arzû edip<br />

de, devlet ve ordu, harb etmediği için veyâ men’ olunduğu için cihâd edememek<br />

günâh olmaz. Harb edince, boş yere ölecekleri, etmezlerse esîr olacakları biliniyorsa,<br />

harb etmeleri lâzım olmaz. Müslimânların herhangi sûret ile helâk olmalarından<br />

korkulursa, kâfirlere mal vererek sulh olunur). [Buradan anlaşılıyor ki, zulmden,<br />

fitneden kurtulmak için, mal vermek câiz olmakdadır.] Kâfirler istîlâ ederse,<br />

Dâr-ül-islâma hicret edilir. Hicret edemezse ve gelen kâfir devlet zulm ederse, zulm<br />

yapmıyan kâfir memleketine hicret edilir.<br />

(Fetâvâ-yı Hindiyye)de diyor ki, (Müslimânların adedi, kâfirlerin yarısından az<br />

değil ise ve silâhları var ise, kaçmaları halâl olmaz. Silâhları yok ise, silâhlı olan düşmandan<br />

kaçmaları câiz olur. [Meselâ füzesi yok ise, füzesi olan düşmandan kaçması<br />

câiz olur.] Bunun gibi, bir kişinin üç kişiden kaçması câiz olur. Adedleri onikibin<br />

olan ordunun, katkat fazla olan düşmandan kaçması halâl olmaz. Düşmanın<br />

silâh ateşi ile hedef aldığı yerden kaçmak câizdir).<br />

Cihâd hakkında, fıkh kitâblarında uzun bilgi verilmekdedir. Bilhâssa imâm-ı Muhammed<br />

Şeybânînin (Siyer-i kebîr) kitâbını, allâme, şems-ül-eimme Serahsî şerh<br />

etmiş ve bunu, Ayntablı Muhammed Münîb efendi türkceye terceme etmiş ve<br />

[1241] de basılmış olup, cihâda âid ince bilgileri hâvî büyük bir kitâbdır.<br />

– 786 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!