22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

zım geldiği (Şir’a-tül-islâm) şerhinde yazılıdır.<br />

İbâdetleri, hoşa gidecek şekle değişdirmek olamaz. İnsanların beğendiği ibâdeti,<br />

Allahü teâlâ da beğenir zan etmek, pek yanlışdır. Böyle olsaydı, Peygamberlerin<br />

“aleyhimüsselâm” gönderilmesine lüzûm yokdu. Herkes, hoşuna gitdiği gibi ibâdet<br />

eder, Allahü teâlâ da, onu beğenirdi. Hâlbuki, ibâdetlerin kabûl olması için insanların<br />

hoşuna gitmesi, dinleyicilerin çok olması değil, insanların aklı ermese, fâidelerini<br />

anlamasalar bile, islâmiyyete uygun olması lâzımdır.<br />

Bu yazımız, dîni dünyâ kazanclarına âlet edenlerin hoşuna gitmiyebilir. Onlar<br />

için değil, hakîkati öğrenmek istiyenler için yazıyoruz.<br />

Süâl: Radyo dinlemek ve televizyon seyr etmek günâh mıdır?<br />

Cevâb: Bu süâl, sinemaya gitmek günâh mı demeğe benziyor. Bu iki süâli birlikde<br />

cevâblandıralım:<br />

Süâl: Sinemaya gitmek günâh mıdır?<br />

Cevâb: Radyo, sinema, televizyon neşr vâsıtasıdır. Kitâb, gazete, mecmû’a gibidir.<br />

Bunlar, tabanca gibi, bir vâsıta, bir âletdir. Tabancayı, bir kabâhatsiz, günâhsız,<br />

zararsız kimseye karşı kullanmak günâhdır. Muharebede, düşmana karşı kullanmak<br />

ise, çok sevâbdır. Görülüyor ki, tabanca kullanmak, hep günâhdır demek<br />

veyâ her zemân sevâbdır diye kesdirip atmak, doğru değildir.<br />

Bunun gibi, radyo ve filmler, iyi insanlar tarafından hâzırlanır, Allahü teâlânın<br />

beğendiği şeyleri bildirir, islâmiyyetin fâidelerini, ahlâk, ticâret, san’at, fabrikaların<br />

çalışması, târîh olayları, askerlik gibi din ve dünyâ bilgileri verirse, böyle radyoyu<br />

dinlemek, böyle filmleri ve televizyonları görmek günâh olmaz, mubâh olur.<br />

Fâideli kitâb ve mecmû’a okumak gibi, her müslimâna lâzım olur. [Birinci kısmda,<br />

68. ci maddenin 3. cü sahîfesine bakınız!]<br />

Fekat bunlar, din düşmanları, ahlâksızlar tarafından hâzırlanır, harâm, çirkin,<br />

şarkılar, çalgılar bulunursa ve zararlı şeylerin propagandası yapılırsa, böyle radyoları<br />

dinlemek, televizyonları görmek ve böyle film gösterilen sinemalara gitmek<br />

câiz olmaz. Böyle olan gazete ve kitâbları, romanları okumak gibi, harâm olur.<br />

(Hadîka) ve (Berîka)nın sonlarında diyor ki, (Def, tanbur ve her nev’ çalgıyı<br />

evinde, dükkânında bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediyye, âriyet,<br />

kirâya vermek günâhdır). Mubâh ile günâh karışık olursa ve radyoda, televizyonda,<br />

filmde veyâ bunların görüldüğü, dinlenildiği yerde, harâm şeyler varsa, günâha<br />

girmemek için mubâhı, hattâ sevâbı terk etmek lâzım olur. Nitekim, mü’minin<br />

da’vetine gitmek sünnet olduğu hâlde, harâm bulunan da’vete gitmemeli, harâmdan,<br />

mekrûhdan sakınmak için sünneti terk etmelidir.<br />

(Ahlâk-ı alâ’î) kitâbında diyor ki, (Şi’r, veznli söze denir. Lahn ve nağme bulunmıyan<br />

güzel sesi dinlemek mutlaka mubâhdır. Sıkıntı gidermek için, nağme ile,<br />

kendi kendine okumak câiz diyenler vardır. Fekat, başkalarını eğlendirmek veyâ<br />

para kazanmak için okumak harâmdır. Nağme, ya’nî veznli ses üçdür:<br />

1 — İnsan sesi. Yukarıda uzun bildirdik.<br />

2 — Hayvan sesi. Kuşların ötmesi gibi. Bunları dinlemek, mutlaka halâldir.<br />

3 — Cansızlardan [bütün çalgılardan] vurmak, üflemek, sürtmekle çıkarılan sesleri<br />

dinlemek, mutlaka harâmdır. Suyun akması, dalgaların çarpması, rüzgâr, yaprak<br />

seslerini dinlemek günâh değildir. Bunları dinlemek fâidelidir. Sıkıntıyı giderir).<br />

(Eşi’at-ül-leme’ât) hadîs kitâbının sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh”, (Beyân ve<br />

Şi’r) bâbında diyor ki, Âişe “radıyallahü anhâ”nın bildirdiği hadîs-i şerîfde, (Şi’r,<br />

iyisi iyi olan, çirkini çirkin olan sözdür) buyuruldu. Ya’nî, vezn ve kâfiye, bir sözü<br />

çirkinleşdirmez. Şi’ri çirkin yapan, ma’nâsıdır.<br />

(Hadîka) kitâbının sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh” diyor ki, (Harâm karışma-<br />

– 730 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!