22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ı bulunan kimsenin imâm olması için uğraşmak, her müslimânın vazîfesidir.]<br />

(Nûr-ül-îzâh) şerhi hâşiyesinde buyuruyor ki, (İmâm olmak için altı şart lâzımdır).<br />

Bunlardan biri bulunmadığı bilinen imâmın arkasında nemâz sahîh olmaz:<br />

1 — Müslimân olmak, Ebû Bekr-i Sıddîk ve Ömer Fârûkun halîfe olduğuna inanmıyan<br />

ve te’vîlini bilmeden mi’râca, kabr azâbına inanmıyan, imâm olamaz.<br />

2 — Bulûg yaşında olmak.<br />

3 — Akllı olmak. Serhoş ve bunak imâm olamaz.<br />

4 — Erkek olmak. Kadın, erkeklere imâm olamaz.<br />

5 — Hiç olmazsa, Fâtiha ile bir âyeti doğru okuyabilmek. Bir âyeti ezberlememiş<br />

olan ve ezberlese de, tecvîd ile okuyamayan, nağme yapan, imâm olamaz.<br />

6 — Özrsüz olmakdır. Özrü olan, özrü olmayanlara imâm olamaz. Özr, bir yerinden<br />

durmadan kan akmak, yel kaçırmak, idrâr kaçırmak, te ve fe harflerini tekrârlayarak<br />

okumak, sin harfini se, ra harfini gayn okumak, abdestsiz veyâ dirhemden<br />

fazla necâsetli olmak ve avret mahalli açık olmakdır. Gözü ağrıyan, gözyaşı<br />

kesilmezse, özr sâhibi olur. Kulakdan, göbekden, burundan, memeden ağrı ile çıkan<br />

her sıvı da, devâmlı akarsa, özr sâhibi olur. Adı geçen yerlerden ve yaradan<br />

çıbandan çıkan kan, irin ve sarı su, ağrı ile olmasa da, böyledir. Özrleri birbirine<br />

benziyenler birbirlerine ve bir özrlü olan, iki özrlü olana imâm olabilir. Mâlikîde<br />

ve şâfi’îde, özrlü olan, özrsüz olana imâm olabilir. [Yara üstündeki merheme,<br />

sargıya mesh eden ve kaplama veyâ dolgu dişi olduğu için, mâlikî ve şâfi’î “rahmetullahi<br />

teâlâ aleyhimâ” mezhebini taklîd edenler özrlü sayılmaz.]<br />

(Dürr-ül-muhtâr) üçyüzyetmişaltıncı sahîfede buyuruyor ki, ([İsterse profesör<br />

olsun] din câhillerinin, fâsıkların, ya’nî büyük günâh işliyenin, meselâ içki içenin,<br />

zinâ edenin, fâiz yiyenin, karısını, kızlarını çıplak gezdirenin, a’mânın imâm olması<br />

mekrûhdur. [Fâsıkın imâm olması, mâlikîde sahîh değildir (Halebî).] Ebüssü’ûd<br />

efendinin “rahmetullahi aleyh” fetvâsını yukarıda bildirmişdik. A’mâ, âlim<br />

ise, imâm olur. Veled-i zinânın, ya’nî nikâhsız doğmuş kimsenin imâm olması da<br />

mekrûhdur. Emred kimsenin, ya’nî henüz bâlig olmuş, sakalı çıkmamış, parlak kimsenin<br />

imâm olması, âlim olsa bile, mekrûhdur. Çünki, fitneye sebeb olur. Parlak<br />

olmıyan, köse [sakalsız] arkasında kılmak mekrûh değildir). [Görülüyor ki, imâm<br />

olmak için, sakallı olmak şart değildir. Özr ile sakal traşı olanın arkasında nemâz<br />

kılınır. Sakalı sünnete uygun olmıyan [ya’nî, çenedeki ile birlikde bir tutam uzun<br />

olmıyan] kimse, bid’at sâhibi olur. Sakalın sünnete uygun olmasına ehemmiyyet<br />

vermiyen, kâfir olur. Yetmişbirinci maddeye bakınız!].<br />

İmâma uymanın doğru olması için, on şart vardır:<br />

1 — Nemâza dururken, tekbîri söylemeden önce, imâma uymağa niyyet etmekdir.<br />

İmâmın kim olduğunu niyyet lâzım değildir.<br />

2 — İmâmın, kadınlara imâm olmağa niyyet etmesi lâzımdır. [İbni Âbidîn,<br />

nemâzın mekrûhlarını bildirirken buyuruyor ki, (Kızların, kadınların, acûzelerin,<br />

beş vakt nemâza ve cum’a ve bayram nemâzları için ve va’z dinlemek için câmi’e<br />

gitmeleri câiz değildir. Eskiden yalnız acûzelerin akşam ve yatsı zemânı gitmesine<br />

izn verilmiş idi ise de, şimdi bunların gitmesi de, câiz değildir). Hele kadınların başı,<br />

kolu, bacağı açık, câmi’e gelip, mevlid, va’z ve hâfız dinlemeleri harâmdır, büyük<br />

günâhdır. Hıristiyan kadınları bile, kiliseye giderken, böyle açık değildir. Açık<br />

kadınların, erkekler arasına karışdığı yerlere câmi’ denmez. Böyle yerlere, nemâz<br />

kılmak için dahî gidilmez. İmâmın erkeklere imâm olmağa niyyet etmesi lâzım<br />

değildir. Fekat niyyet ederse, kendisi cemâ’atin sevâbına da kavuşur. (Hadîka) kitâbı,<br />

yüzkırksekizinci sahîfede diyor ki, (Fıkh âlimleri buyurdu ki, imâm nemâza<br />

dururken kendisine uyan cemâ’ate imâm olmağa niyyet etmezse, buna uymak sahîh<br />

olur ise de, imâmın kendisi imâmlık sevâbına kavuşamaz. İmâm olmağa niyyet<br />

etmediği için, yalnız kılmış gibi, yalnız kendi nemâzının sevâbını alır. Başkalarının<br />

– 249 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!