22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

(Mendil gibi, para gibi şeyler üzerinde canlı resmi bulunmasının zararı yokdur.<br />

Çünki, canlı resmini, hurmet olunan yerlerde kullanmak câiz değildir, hurmet edilmiyen<br />

şeyler üzerinde câizdir). O hâlde, yerde ve yere serilen eşyâda, yasdık,<br />

sergi, mendil, para, mektûb pulları üzerinde ve ceb, çanta, dolab gibi kapalı yerlerde<br />

ve elbisenin göbekden aşağı kısmlarında bulunması câiz olup, göbekden yukarıda<br />

bulunması, asılması harâmdır. Kadın resmlerini ve avret mahalli açık resmleri,<br />

şehvetsiz de olsa, her yerde kullanmak ve bunlara şehvetle bakmak harâmdır.<br />

(Hadîka) ikinci cild, altıyüzotuzüçüncü sahîfede diyor ki, (Üzerinde yazı, hattâ<br />

bir harf bulunan kâğıdı, örtüyü, seccâdeyi yere koymak, yere sermek tahrîmen<br />

mekrûhdur. Bunları her ne için olursa olsun kullanmak ve yere sermek, hakâret<br />

etmek olur. Hakâret etmek için sermek veyâ kullanmak küfr olur. Dıvara yazmak,<br />

yazıyı asmak câiz olur denildi). Buradan anlaşılıyor ki, üzerinde Kâ’be, câmi’<br />

resmi veyâ yazı bulunan seccâdeleri nemâz kılmak için yere sermek câiz değildir.<br />

Bunları zînet için dıvara asmak câiz olur.<br />

Görülüyor ki, islâm dîni, insanlarla alay edilmesine ve canlılara tapılmasına ve<br />

gençlerin fuhşa sürüklenmesine, evlilerin başdan çıkarılmasına âlet olan insan resmlerini,<br />

heykelleri harâm etmiş, canlıların anatomik parçalarının ve bitkilerin ve her<br />

çeşid, fizik, kimyâ, astronomi, inşâat resmlerini halâl etmiş, serbest bırakmışdır.<br />

İlmde, teknikde lâzım olan resmlerin yapılmasını, bunlardan fâide elde etmeği emr<br />

buyurmuşdur. İslâm dîni, herşeyde olduğu gibi, resmleri de, fâideli ve zararlı olmak<br />

üzere ikiye ayırmış, fâideli olanlarını emr, zararlı olanlarını yasak etmişdir.<br />

O hâlde, kâfirlerin, müslimânlar resme günâh der, bu ise, gericilikdir demesi, körü<br />

körüne bir iddiâ ve iftirâdır.]<br />

25 — Canlı resmi, nemâz kılanın başında, önünde, sağ ve sol hizâsında, dıvara<br />

çizilmiş veyâ beze, kâğıda yapılarak asılmış veyâ konmuş ise, mekrûhdur. Canlı şeklinde<br />

olmasa dahî, salîb, ya’nî haç resmi de canlı resmi gibidir. Çünki, hıristiyanlara<br />

benzemek oluyor. Onlara benzemek niyyeti olmasa bile, onların yapdığı kötü<br />

şeyleri ve kötü olmıyanları da, onlara benzemek niyyeti ile yapmak mekrûhdur.<br />

[Fekat, böyle yerde ve içki, kumar, çalgı âletleri bulunan mahalde nemâz kılmanın<br />

mekrûh olduğu ve buraya rahmet meleklerinin girmeyeceği ve burada yapılan<br />

düânın kabûl olmıyacağı (Tergîb-üs-salât)da ve (Nisâbül-ahbâr)da yazılıdır. Çalgı<br />

da dinlenen ve bakması harâm olan resmlerine de bakılan şeyler, çalgı âleti gibidir.]<br />

Canlı resmi, basılan, oturulan, dayanılan şeyde ise, nemâzı mekrûh olmaz.<br />

Resm, nemâz kılanın arkasındaki dıvarlarda ve tavanda ise, hafîf mekrûhdur.<br />

Secde edilmiyen yerlerinde canlı resmi bulunan seccâde üzerinde kılmak mekrûh<br />

değildir. Çünki, yere sermek hakâret etmekdir (Dürer). [O hâlde, Kâ’be, câmi’<br />

resmleri ve mubârek yazılar bulunan ve zihni meşgûl eden resmler, nakşlar bulunan<br />

seccâdeleri kullanmak câiz değildir.]<br />

Resm, nemâz kılan kimsenin ayağı altında, oturduğu yerde, bedeninde, elinde<br />

ise, mekrûh olur. [Bundan anlaşılıyor ki, cebdeki resmler, nemâzı mekrûh etmez.]<br />

Çünki, basdığı, oturduğu yer, bedenindeki elbise gibidir. Bileğe asılı resm<br />

mekrûhdur. Çünki, elleri sünnete uygun koymağa mâni’ olur.<br />

Paradaki, yüzükdeki ve her yerdeki resm, küçük olursa, ya’nî yere koyunca,<br />

ayakda duran kimse, uzvlarını ayırd edemezse, nemâz mekrûh olmaz. Büyük ve<br />

örtülü olunca da, mekrûh olmaz. Canlının başı kesilmiş, yüzü veyâ göğsü, karnı,<br />

başı silinmiş, sıvanmış ise, nemâz mekrûh olmaz.<br />

Cansız resmleri, meselâ ağaç, manzara resmleri, nerede bulunursa bulunsun, nemâz<br />

mekrûh olmaz. Çünki, küçük ve başsız ve cansız resmlere tapınılmamışdır. Güneşe,<br />

Aya, yıldızlara ve yeşil ağaca tapanlar oldu ise de, bu şeylerin kendilerine tapdılar.<br />

Resmlerine tapınılmadı. Bunların aslına karşı kılmak mekrûh olur.<br />

– 239 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!