22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

urulmuş, husyeleri çıkarılmış olanın bakması da harâmdır. İnsanı burmak harâmdır.<br />

Hayvanı, ancak semizletmek için câizdir.<br />

Erkeklerin, erkeğin göbeği ile dizi arasına bakmaları harâmdır. Bunun dışına,<br />

şehvetsiz bakmaları câizdir. Zevcesine ve kendi câriyelerine tepeden tırnağa kadar,<br />

şehvet ile dahî bakması ve bunların ona bakmaları câizdir.<br />

[Erkeğin avret mahalli, üç mezhebde, göbek ile diz arasıdır. Hanefîde diz avretdir.<br />

Göbek avret değildir. Şâfi’îde, göbek avret olup, diz avret değildir. Mâlikîde<br />

her ikisi de avret değildir. Hanbelî ve Mâlikînin bir rivâyetlerinde, erkeğin yalnız<br />

sev’eteyni avret olduğu (Mîzân-ül-kübrâ)da yazılıdır. Uylukların avret olmasında<br />

icmâ’ olmadığı için, uylukları açık olanlardan, ehemmiyyet vermiyenler, kâfir<br />

olmakdan kurtulmakdadır. Şî’îlere göre avret yeri de, yalnız sev’eteyndir].<br />

Erkek, nikâhla alması ebedî, sonsuz harâm olan onsekiz kadının ve başkasının<br />

câriyelerinin başına, yüzüne, gerdanına, kollarına, dizden aşağı bacağına, şehvetden<br />

emîn ise, bakabilir. Göğüslerine, koltuk ve yanlarına [böğürlerine], uyluk<br />

ve dizlerine ve sırtına bakamaz. Kadınların buralarına da (Galîz) ya’nî (Kaba<br />

avret) yerleri denir. Her kadının, buralarını nemâzda, yabancı erkeklerin yanında,<br />

şekli belli olmamak üzere geniş olarak örtmeleri lâzımdır. Câriyeler, görünmesi<br />

câiz olan yerleri açık nemâz kılabilirler.<br />

İslâm dîninde, iki dürlü kadın kıyâfeti vardır: Birincisi, hür olan islâm hanımları,<br />

yüzlerinden ve ellerinden başka, her yerini temâm örter. (Halebî-i kebîr)de,<br />

meyyitin kefenini bildirirken diyor ki, (Erkekler kamîs ile, kadınlar dır’ ile örtünür.<br />

Her ikisi de, omuzdan ayağa kadar örter. Kamîsin yakası omuzdan, dır’ın yakası<br />

göğüsden ayağa kadar açıkdır). Görülüyor ki, islâm kadınları, şimdiki manto<br />

ile örtünmekde idi. Çarşafla örtünmeleri, sonradan âdet oldu. Geniş, uzun<br />

manto, kalın baş örtüsü ve uzun çorap, şimdiki çarşaflardan dahâ iyi örtmekdedir.<br />

(Dürer-ül-Mültekıte) dördüncü sahîfede diyor ki, (İslâmiyyet, kadınların örtünmesi<br />

için belli bir örtü emr etmedi). İkincisi, câriye [ya’nî, harbde esîr alınmış olan<br />

hizmetci kadın] kıyâfeti olup, erkeklerin yanında, başlarını, saç, boyun, kol ve bacaklarını<br />

örtmeleri lâzım değildir. Müslimân adı taşıyan ba’zı kadınların, islâm hanımı<br />

kıyâfetini bırakıp, câriye, hizmetci kıyâfetini beğendikleri, esefle görülmekdedir.<br />

Kâfirler, zındıklar, müslimân hanımlarını aldatmak için, (İslâmiyyetin başlangıcında<br />

kadınlar örtünmezdi. Peygamber zemânında, müslimân kadınları, başları,<br />

kolları açık gezerlerdi. Sonradan, kıskanç din adamları, kadınların örtünmelerini<br />

emr etdiler. Kadınlar, sonradan kapandı. Umacı gibi oldu) diyorlar. Evet, kadınlar<br />

açık gezerdi. Fekat, hicretin üçüncü senesinde (Ahzâb) ve beşinci senesinde<br />

(Nûr) sûreleri gelerek, Allahü teâlâ örtünmelerini emr eyledi. (Mevâhib-i ledünniyye)de<br />

diyor ki, (Hicretin yedinci senesinde, Hayber gazâsından dönerken,<br />

Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, esîrler arasındaki Safiyyeyi “radıyallahü<br />

teâlâ anhâ” bir gece çadırına aldı. Eshâb-ı kirâm, Safiyyenin zevce olarak mı şereflendiğini,<br />

yoksa câriye olarak hizmet mi etdiğini anlıyamadılar. Zevcelere lâzım<br />

olan hürmeti ve hizmeti yapabilmek için, bunu Resûlullaha da sorup anlamağa<br />

sıkıldılar. Sabâh çadırdan örtülü çıkarılıp, perde arkasında götürülürse, zevce<br />

olduğunu anlarız dediler. Perde içinde götürüldüğünü görerek, zevcelikle şereflenmiş<br />

olduğunu anladılar). Görülüyor ki, Resûlullah zemânında, hür kadınlar, bütün<br />

bedenlerini örterlerdi. Bir kadının, hizmetçi olmayıp, hür hanım olduğu, her<br />

yerini örtmesinden belli olurdu.<br />

Bakması câiz olan yere, şehvetden emîn olanın dokunması da câizdir. Bir hadîs-i<br />

şerîfde, (Ananın ayağını öpmek, Cennet kapısının eşiğini öpmek gibidir) buyuruldu.<br />

Fekat, yabancı genç kadının eline ve yüzüne bakmak câiz olduğu hâlde, şehvetden<br />

emîn olsa dahî, dokunmak, tokalaşmak câiz değildir. Herhangi kadın ile zinâ<br />

etmek veyâ herhangi bir yerine şehvet ile dokunmak, unutarak veyâ yanılarak<br />

– 166 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!