22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ma vermek, Şâfi’îde buğday vermek, Hanefîde kıymeti çok olanı vermek efdaldir.<br />

Buğday, un vermek de güç olursa, bunların kıymeti kadar, ekmek veyâ mısır verilebilir.<br />

Ekmek ve mısır verirken, ağırlığa değil, parasına, kıymetine bakılır.<br />

Ezelde takdir olunan anda, geldim cihâna,<br />

rûh çıkınca ten serâyım yıkılıp virân olur.<br />

Su, toprak ve gazlardan, cismim geldi meydâna,<br />

yer altında çürüyerek, hâk ile yeksân olur.<br />

Bu beden parçalanarak, bir avuç toprak kalır,<br />

her zerresi dağılarak, hudûdsuz meydân olur.<br />

Anaerobik mikroblar, cismime hücûm eder,<br />

benliğimi onlar alup, varlığım nihân olur.<br />

Sonra duygu organlarım, toplanır bu meydânda,<br />

kalkarlar hepsi mezârdan, bir behâristân olur.<br />

Yevmi (Tüblâ)dır o zemân, her ma’nâ sûret alır,<br />

kimi nebât, kimi hayvân, kimisi insân olur.<br />

81 — KURBAN KESMEK<br />

Köyde, çölde, şehrde mukîm olan, âkıl, bâlig, hür ve müslimân erkek ve kadının,<br />

ihtiyâcından fazla nisâb mikdârı malı veyâ parası varsa, kurban bayramı için<br />

niyyet ederek, belli günlerde, belli bir hayvanı kesmeleri vâcib olur. İhtiyâc eşyâsı,<br />

bir ev ve eşyâsı ve üç kat elbisedir. Şeyhayne göre, babasının, zengin çocuğu için<br />

de çocuğun malından kesmesi lâzımdır. Etini bu çocukdan başkası yiyemez. Çocukdan<br />

artan et satılıp, parası ile çocuğa, elbise gibi, devâmlı kullanılabilecek<br />

şeyler alınır. Fekat fetvâ imâm-ı Muhammedin ictihâdıdır. Buna göre, babanın çocuğu<br />

için kendi malından da, çocuğun malından da kesmesi vâcib değildir. Kurban<br />

nisâbını bundan evvelki maddede, sadaka-i fıtrı anlatırken bildirdik. İbni Âbidîn,<br />

zekâtın verileceği yerleri bildirirken buyuruyor ki, tarlasından aldığı mahsûl veyâ<br />

tarlanın, evin, dükkânın [atelyenin, kamyonun] bir senelik kirâsı, ne kadar çok<br />

olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyâcını veyâ aylık geliri ve aldığı maâş ve ücret, aylık<br />

ihtiyâcını ve kul borcunu karşılamıyan kimse, imâm-ı Muhammede göre fakîrdir.<br />

Fetvâ da böyledir. Şeyhayne göre, ya’nî İmâm-ı a’zamla imâm-ı Ebû Yûsüfe göre<br />

zengin sayılır. Çünki, mülkü olan tarlanın ve bu demirbaş malların değeri, ihtiyâcını<br />

karşılar ve nisâb kadar da artar. Bunun kirâyı her alışda, bir mikdâr ayırıp,<br />

birikdirerek fıtra vermesi ve kurban kesmesi lâzımdır. Ya’nî, büyük sevâba kavuşması<br />

lâzımdır. Fıtra vermez ve kurban kesmezse, imâm-ı Muhammede göre, günâhdan<br />

kurtulur. Görülüyor ki, her iki ictihâd da yerindedir ve müslimânlara<br />

rahmetdir. Bu hâlde olan kimse, fıtra vermezse veyâ kurban kesmezse, imâm-ı Muhammedin<br />

ictihâdı, bunu azâbdan kurtarır. Tarlasından hiç mahsûl almıyan, kirâya<br />

da veremiyen kimse ve ihtiyâcından fazla malı olup da, parası bulunmayan erkek<br />

veyâ kadın, imâm-ı Muhammedin ictihâdına uyarak, fıtra vermez ve kurban<br />

kesmez. Verir ve keserse, ikinci ictihâda göre, fıtra ve kurban sevâbına kavuşur.<br />

Üzerine vâcib olmıyan ibâdeti yapan, yalnız nâfile ibâdet sevâbı kazanır. Vâcib sevâbı<br />

kazanmaz. Etini fakîrlere verirse, sadaka sevâbı da kazanır. Vâcib olan fıtra<br />

ve kurban sevâbı ise, nâfile ve sünnet sevâbından katkat dahâ fazladır. Her ibâdet<br />

de böyledir. Diğer üç mezhebde sünnet-i müekkede olduğu (Mîzân-ı kübrâ)da<br />

ve (Menâhic)de yazılıdır. İslâmiyyetde kurban kesmek yokdur, diyen kâfir olur.<br />

[(Hazânet-ül-müftîn) ve (Eşbâh) kitâblarında diyor ki, (Evleri ve dükkânları ola-<br />

– 324 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!