22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

13 — KEFÂLET VE HAVÂLE<br />

(Kefîl olmak) veyâ (Dâmin olmak), birisinden belli bir veyâ birkaç kimsenin<br />

istedikleri bir şeyi, başkasının, kendisinin de ödiyeceğine söz vermesi demekdir.<br />

Ödenecek şey, ayn ve deyn olduğu gibi, insanın teslîm edilmesi de olur. Alacaklının<br />

ma’lûm olması şartdır. (Filâna kim ne satarsa kefîlim) demekle, kefâlet sahîh<br />

olmaz. Görülüyor ki, borc senedleri, bonolar yazılırken, sonraki alacaklılar<br />

belli olmadıkları için, kefâlet senedi olamazlar. Son alacaklı, bonoyu yazandan ve<br />

ciro [devr] edenlerden birşey istiyemez. Rehn, vedî’a, âriyet ve kirâya verilen gibi<br />

emânet olan mallar ve mebî’ telef olunca ödenmelerine kefîl olmak câiz değildir.<br />

Bu mallar mevcûd iken verilmeleri için câizdir. Telef olurlarsa, bedellerini ödemez.<br />

İcârede kirâcıya ve havâlede havâleyi kabûl edene de kefîl olmak câizdir. Semene<br />

ve mehr parasına kefîl olunur. Alacaklı isterse borcludan, isterse kefîlden<br />

hakkını alabilir. Müslimânın zimmîye kefîl olması câizdir. Filân kimsenin filân şahsa<br />

olan şu kadar borcuna kefîlim demekle şartsız kefîl olunduğu gibi, filân adamdaki<br />

alacağını o vermezse ben veririm diyerek şartlı kefîl olmak da câizdir. Üç mezhebde<br />

ve imâm-ı Ebû Yûsüfe göre, yalnız kefîlin söylemesi ile, kefâlet sahîh olur.<br />

Borclunun ve alacaklının kabûl etmeleri şart değildir. Fekat alacaklı, haber aldığı<br />

zemân, kefîli red edebilir. Borclunun kabûl etmediği kefîl, ödediğini borcludan<br />

istiyemez ve ödemediği için habs olunursa borcluyu habs etdiremez. (Tarafeyn)e<br />

göre, ya’nî İmâm-ı a’zam ile imâm-ı Muhammede göre, kefâletin sahîh olması için,<br />

kefîlin teklîf etmesi ve alacaklının veyâ vekîlinin, bunun yanında kabûl etmesi lâzımdır.<br />

Zarûret hâlinde imâm-ı Ebû Yûsüfe uyulur. Kefîle kefîl olmak da sahîhdir.<br />

Alacaklı, borcu üçünden de istiyebilir. Bir borcluya birkaç kişinin müstekılen<br />

veyâ müştereken kefîl olmaları da câizdir. İkrâh ile, ya’nî zorla kefîl yapılan, kefîl<br />

olmaz. Kefîl olunan malın cins ve mikdârının belli olması şart değildir. Rüşvet,<br />

kumar, leş ve hür adam semeni gibi ödemesi lâzım olmıyan borclara kefâlet sahîh<br />

değildir. Evin yıkılır ise ben kefîlim, yâhud, müsâfirine, hayvânın telef olursa<br />

ben kefîlim demekle kefîl olmaz. Asîlin, ya’nî borclunun ödememesi şart edilen<br />

kefâlet havâle olur. Borclunun emri ile kefîl olan, alacaklı ile uyuşup da aynı malı<br />

noksân öderse, ödediğini borcludan ister. Başka cins mal öderse, ödediğini değil,<br />

kefîl olduğunu borcludan ister.<br />

(Fetâvâ-i imâdiyye) sâhibi “rahmetullahi aleyh” diyor ki, (Kefîl olacağı malın<br />

ödeme şeklini kendi menfe’atine şarta bağlarsa, kefâlet bu şarta bağlı değilse, kefâlet<br />

sahîh, şart bâtıl olur. Kefâleti bu şarta bağlarsa, kefâlet de sahîh olmaz). Görülüyor<br />

ki, bana para veyâ bir mal verirsen veyâ benimle ortak olursan, kefîl olurum,<br />

yoksa olmam diyerek, kefîl olmak sahîh olmaz. Böylece, (Te’mînât mektûbu)<br />

vermek için alınan ücret câiz olmadığı gibi, kefâlet de sahîh olmaz. Dâr-ül-harbde<br />

kâfiri böyle kefîl yapmak, zarûret hâlinde câiz olup, verilen para rüşvet olur.<br />

Kefîlin, borcludan rehn istemesi câizdir. Borclu ödeme târîhinden önce ölürse, vârisleri<br />

hemen veyâ kefîl ödeme târîhinde öder. Kefîl ölürse, vârisleri hemen öder.<br />

Alacaklı ölürse, vârisleri ödeme târîhinde alır. Alacaklı borclusunu afv ederse veyâ<br />

peşin alacağını te’hîr ederse, kefîl de afv edilmiş veyâ ödemesi te’hîr edilmiş olur.<br />

Borclunun afv edilmesi şartı ile kefîl olmuş ise, havâle olacağından kefîl de afv edilmez.<br />

Kefîl afv edilir veyâ peşin borcu te’hîr olunursa, borclu afv edilmiş olmaz ve<br />

te’hîr edilmiş olmaz. Fekat kefîl, borcludan birşey istiyemez. Alacaklı borcu kefîle<br />

hediyye veyâ sadaka etdim derse, kefîl bunu borcludan istiyebilir.<br />

Her çeşid peşin borca, veresiye ödemek şartı ile kefîl olunabilir. Bu hâlde,<br />

borclunun yalnız ödünc verme borcunu yine peşin ödemesi lâzımdır. Kefîl, borcu<br />

birine havâle etse, alacaklı da bunu kabûl etse, kefîl de, borclu da ödemekden kurtulurlar.<br />

(Dürer-ül-hükkâm) sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh”, (Mecelle)nin binaltı-<br />

– 830 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!