22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Süâl: Gusl abdesti alırken zarûret ve meşakkat olan yere suyu ulaşdırmak şart<br />

değildir. Gözlerin içini, sünnet derisinin içini ve kadınların örgülü saçlarını yıkamak,<br />

bunun için, sâkıt oluyor. Başı ağrıyan kimse mesh edemezse, başını mesh etmesi<br />

sâkıt oluyor. Zarûret ile diş yapdırınca, dişlerin ıslanması sâkıt olmaz mı?<br />

Cevâb: Islatılmasında (Harac) bulunan bir yer ıslanmazsa, gusl abdestinin kabûl<br />

olacağı hükmü genel değildir. Bu hükm, bedende zarûrî,kendiliğinden hâsıl olan<br />

veyâ islâmiyyetin emri ile yapılan bir şey içindir. İnsanın yapdığı şey için değildir.<br />

İnsan tarafından yapılan şeylerde harac olduğu zemân, harac bulunmıyan mezheb<br />

taklîd edilir. Şiddetli baş ağrısı, kendiliğinden hâsıl olan bir zarûretdir. Bu başa<br />

el dokunduramamak haracdır. Bunun için, bunun başını yıkaması, mesh etmesi<br />

sâkıt olmakdadır. Bir yara iyi oldukdan sonra, üzerindeki ilâca, merheme, sargıya<br />

mesh etmek câiz olmayacağı, bunları çıkarıp, altını yıkamak lâzım geldiği, cebîre<br />

bahsinde bildirildi. Bunları kaldırmakda harac olursa bunlar, kendiliğinden<br />

hâsıl olan bir zarûret olmadıkları için, başka mezheb taklîd edilir. Başka üç mezhebde<br />

de harac varsa, altlarını yıkamak sâkıt olur denildi. Çünki, bunlar, zarûret<br />

ile konulmuş idiler. Ya’nî yarayı tedâvî etmek, eski hâline getirmek için konulmuşlardı.<br />

Gusl abdesti alırken, diğer üç mezhebde de, bütün bedeni ve sudan zarar görmiyen<br />

yarayı yıkamak farz olduğu için, diğer üç mezhebden birini taklîd etmeğe<br />

imkân yokdur. Harac, ya’nî meşakkat, zorluk bulunduğu zemân haraca sebeb<br />

olan şey zarûrî var ise, buraları yıkamak sâkıt olur. Saçları örgülü kadının, yalnız<br />

saç diplerini ıslatması farz oldu. İbni Âbidîn “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyor<br />

ki, (Kadınların saçlarını kazımaları yasak olduğu için, örgüyü çözmeleri afv edildi.<br />

Erkeklerde ise, bu zarûret yokdur.) Saçlarını kazımalarının sünnet olduğu İbni<br />

Âbidînin beşinci cildinde yazılıdır. Bunun için, erkeklerin örgülü saçı açıp yıkamaları<br />

lâzımdır. Kadınların örgülü saçlarını açmamaları, erkeklerin örgüsünü<br />

açmamasına sebeb olmıyor. Çünki, birincisinde zarûret ve harac birlikde vardır.<br />

Erkek saçında da harac varsa da, zarûret yokdur.<br />

Sun’î takılan protez dişlerin guslde çıkarılmasında harac [herhangi bir zorluk]<br />

yokdur. Kolayca çıkarılıp altlarındaki deri yıkanır. Böyle diş yapdırılması câizdir.<br />

Bunların başka mezhebi taklîd etmelerine lüzûm yokdur.<br />

Süâl: İmâm-ı a’zam, diş yapdırmak husûsundaki zarûretin, gümüş kullanmak sûreti<br />

ile giderileceğini buyurmuş. Bunu bir vâ’ızın kitâbında okudum. Yine o kitâbda,<br />

İtkânî diyor ki, imâm-ı Muhammedin şöyle demesi müsâiddir: (Diş yapdırma<br />

husûsundaki zarûretin, gümüş kullanmak sûreti ile giderilmiş olacağını teslîm etmeyiz.<br />

Çünki, burunda koku yapan gümüş, dişde de koku yapar). Diş yapdırmakda<br />

zarûret olduğu açıkca meydândadır, diye okudum. Siz buna ne dersiniz?<br />

Cevâb: Okuduğunuz kitâbın bir vâ’ız tarafından yazıldığı doğru olmasa gerekdir.<br />

Fıkh kitâblarını bu kadar yanlış ve bozuk nakl eden kimse, yâ çok câhil bir zevallı<br />

veyâ büyük bir yalancı ve sahtekâr olabilir. Bakın (Redd-ül-muhtâr)da (Hazar-vel-ibâha)<br />

kısmında, bu satırlarda nasıl buyuruyor: (İmâm-ı a’zam, dişi bağlamak<br />

ile burun yapmağı birbirinden ayırdı. Burun gümüşden olunca, gümüşün koku<br />

yapması zarûretine binâen, altından burun yapdırmak câizdir buyurdu. Çünki,<br />

harâm olan şey, ancak zarûret için mubâh olur. Hâlbuki, dişde gümüş kullanınca<br />

bu zarûret kalkıyor. A’lâ olan altını kullanmağa ihtiyâc kalmıyor. İtkânî dedi<br />

ki, bir kimse, imâm-ı Muhammed hazretlerine yardım etmek için şöyle diyebilir:<br />

Dişi altınla bağlamakda olan zarûretin, gümüş kullanmakla kalkacağını kabûl<br />

etmeyiz. Çünki, gümüş, burunda olduğu gibi, dişde de koku yapar). Görülüyor ki,<br />

ne İmâm-ı a’zam, ne de imâm-ı Muhammed “rahmetullahi teâlâ aleyhimâ” (Diş<br />

yapdırmak husûsundaki zarûret) diye birşey buyurmamışdır. Bu zarûreti, kaplama<br />

dişi bulunan bir kimse, cemâ’atin gözünden düşmemek için veyâ diş kaplatanlara<br />

yaranmak için, kendisi uydurmuşdur. İmâmlarımız diş bağlamakda (Gümüş<br />

koku yapınca, altın ile bağlamak zarûreti hâsıl oluyor. Gümüş kullanmak koku yap-<br />

– 144 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!