22.03.2018 Views

Tam ilmihal Seadet-i Ebediyye - Huseyin Hilmi Isik - M. Siddik Gumus

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ne göre, özr sâhibi olmak için, hastalık sebebi ile çıkan, abdesti bozan birşeyin bir<br />

kerre çıkması kâfîdir. Bir nemâz vakti içinde devâmlı çıkması lâzım değildir. Nemâzdan<br />

evvel veyâ nemâz içinde idrâr, yel kaçıran hastaların ve ihtiyârların abdestlerinin<br />

ve nemâzlarının bozulmaması için, harac ve meşakkat hâlinde, bunların mâlikî<br />

mezhebini taklîd etmeleri ve imâm olmaları sahîh olur.)]<br />

Özr sâhibinin özrü, sonraki her nemâz vaktinde, bir kerre, biraz akınca, özrü devâm<br />

ediyor sayılır. Bir farz nemâzın vaktinde hiç gelmezse, ya’nî nemâz vakti başından<br />

sonuna kadar özrsüz geçerse, o kimse özr sâhibi olmakdan kurtulur. Abdest<br />

alırken veyâ nemâz kılarken, özrü kesilip, sonraki ikinci vaktin sonuna kadar<br />

hiç gelmezse, özrlü iken aldığı abdesti ve nemâzı i’âde eder. Nemâz bitdikden veyâ<br />

teşehhüd mikdârı oturdukdan sonra kesilirse, nemâzını i’âde etmez. Teyemmüm<br />

ederek nemâz kıldıkdan sonra, suyu gören kimse de, nemâzını i’âde etmez. Bir ilâcla<br />

veyâ bağlamakla veyâ nemâzı oturarak îmâ ile kılmakla, özrü durdurmak vâcibdir.<br />

Bir dirhem mikdârı kan ve sâire, yıkanınca, nemâz kılıncaya kadar, tekrâr bulaşmıyacağı<br />

zan olunursa, yıkamak vâcibdir. [Özr, yalnız abdesti bozan şeylerdir.<br />

Abdest veyâ gusl abdesti alamıyan hasta, özrlü olmaz. Yerine göre, mesh ederek<br />

veyâ teyemmüm ederek, nemâzlarını sağlam kimse gibi kılar.]<br />

Cemâ’at ile nemâz anlatılırken, özrlü kimsenin sağlam kimselere imâm olamıyacağı<br />

bildirilmekdedir. Orada, devâmlı abdestsiz olmakdan başka, üzerinde dirhemden<br />

çok necâset bulunanın, çıplak olanın, Kur’ân-ı kerîmi doğru okuyamayanın<br />

da, böyle olmıyanlara imâm olamıyacakları bildirilmekdedir. Kaplama ve<br />

dolgu dişi bulunan kimsenin, kaplama ve dolgusu olmıyan hanefîlere imâm olabilmesi<br />

için, şâfi’îyi veyâ mâlikîyi taklîd etmesi lâzımdır. Yetmişinci maddeyi okuyunuz!<br />

Özrsüz, sağlam iken kılmadığı nemâzlar, hasta ve özrlü iken de kazâ edilir. Sadaka<br />

ve hiçbir hayrlı iş, kazâ nemâzı yerine geçemez. İbni Teymiyyenin sapık yazılarına<br />

aldanmamalıdır.<br />

Gel kardeşim, dinle benden hoş sözü,<br />

söylüyorum sana, esrârı özü:<br />

Ahmed-i Serhendî, bunu şerh eyledi,<br />

gör de (Mektûbât)ı bak neyledi.<br />

O kitâbda neler söyler, hem neler,<br />

Onda oynatmış ne zevkli cilveler.<br />

İlm-i nâfi’, cümle (Mektûbât)dadır.<br />

Her ne varsa mahzende, hepsi andadır.<br />

O kitâbdır, se’âdet hazînesi,<br />

Onda tevhid, madde, ma’nâ bilgisi.<br />

Mektûbât-ı Ahmedî sâyesinde,<br />

Onun ulûm-i bî-nihâyesinde.<br />

Geldi (Se’âdet-i <strong>Ebediyye</strong>) vücûde,<br />

teşekkür eylerim Rabb-i vedûde.<br />

İlâhî! Bu kitâbı eyle mebrûr!<br />

Berât olsun bana, mahşerde, hem nûr!<br />

Salât olsun, selâm olsun Resûle! ki,<br />

vücûde geldi, (Se’âdet-i <strong>Ebediyye</strong>).<br />

– 131 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!